Çok ama çok iddialıyım bu sözlerimde.
Ankaragücü’nün başarısında yönetimin, teknik heyetin başarısı yüzde kaçsa, taraftarın da aynı oranda katkısı vardır.
Bu takım, ıslak formalardan, köy kasabalardan kurtulup yeniden Süper Lig’e yükseldiyse taraftarın inanılmaz derecede katkısı olmuştur.
Ankaragücü’nün dün yaşadığını bugün Gaziantepspor yaşıyor.
O gün Ankaragücü’nün yerine bir proje takımını monte etmeye çalışmışlardı, bu taraftar şiddetle reddetti.
Köy kasaba gezmeyi tercih etti.
Gaziantepspor’a ise maalesef çok küçük bir grubun dışında sahip çıkan olmadı, taraftarı şu an bir proje takımının ardından gidiyor.
Niye anlattım derseniz bunları.
Ankaragücü’nün gerçek emektar basın çalışanları Orhan Sal ve Ahmet Sülak, sosyal medyada Tokatspor deplasmanından bir fotoğraf paylaşmışlar.
Nereden nereye gelindiğini bir kez daha hatırlayalım dedim.
Geçmişi unutmamak, sık sık hatırlamak lazım.
…………..
Ankaragücü Süper Lig’e yükseldi ama tarihinin en zor dönemlerinden birini yaşıyor.
İki transfer döneminde tam 28 futbolcu geldi, 25 futbolcu da gitti.
Gidenlerin tamamı alacaklı.
Kimisinin alacağı 500-600 bin TL, kimisininki de 8-10 milyon TL.
Toplam borç ne kadar bilinmiyor, açıklayan da yok.
Başkan yine İsviçre’de FIFA’nın Zürih’teki genel merkezinde, yanında da kulüp avukatı.
Kimbilir yine kimlerin dosyası için savunma yapıyordur orada.
Bu takım bu sezon mutlaka ligde kalmalı.
Süper Lig gelirlerinden mahrum kalınırsa, vay haline…
—————
Yeni kurulan kadro belli ki iyi işi yapacak.
Ama bu kadronun bir adaptasyon süreci var, bu süreçte herkese büyük görev düşüyor.
Başkan Mehmet Yiğiner ve yönetim kurulu, Spor Toto’den gelen paranın üzerine takviye yaparak yasağı kaldırdı, transferleri yaptı.
Futbolcuların primleri düzenli ödeniyor ama maaşlarını da almalılar.
Unutmayalım, takım artık 10 yabancıyla oynuyor.
Para olmazsa yabancıların neler yaptığını bir kez yaşadık.
Para akışı yine kısıtlı.
MKE maç maç forma sponsoru oluyor.
Akhisar’da MKE’den para gelmedi, yine göğüs reklamı olmadan maça çıkıldı.
Yönetim para bulmaya çalışıyor, daha da çalışmalı.
……………..
Şu ana kadar görevini en kusursuz yapan, Mustafa Kaplan ve ekibi.
2 günde bu kadroyu kurmak ve 11 ayrı ülkeden gelen futbolculardan kadro oluşturup bu sonuçları almak, futbolun mantığına bile ters ama onlar bunu başardı.
Tabi ki taraftarın yardımıyla.
Eryaman faktörü de çok önemli.
Tam zamanında açıldı stat, müthiş ambiyansı var.
Taraftar da müthiş, buraya gelen takımlara deplasmanda olduklarını maçın her saniyesinde hatırlatıyorlar.
İtiraf edeyim çoğu zaman maçı değil de taraftarı izlemekten pozisyon kaçırıyorum.
Ama zaman zaman hatalar yapılıyor.
Kasımpaşa maçında bu kadar taraftarın cezalı duruma düşürülmesi büyük hata.
Ne uğruna.?
Eryaman’a gelen 10-12 Kasımpaşalı’ya ilk yarıdaki maçı hatırlatmak için mi?
Erzurum maçı ne kadar önemliyse, ne kadar kardeş takım olsa da 2 hafta sonra oynanacak Bursa maçı da o kadar önemli.
Bu maçları kazanmak zorunda Ankaragücü.
Bunu da ancak taraftarı full olarak statta olursa yapabilir.
………………..
Biletler satışa çıktı, o kadar cezalı var ki satış doğal olarak düşük.
Passolig’de de kıpırdama yok, hala Süper Lig’de sadece Kasımpaşa’yı geçebiliyor.
İlçe takımları Akhisar ve Alanya’nın bile Passolig sayısı Ankaragücü’nden fazla.
Bu taraftar Erzurumspor maçına çekilmeli, teşvik edilmeli.
Burada görev Ankaragücü yönetimine, özellikle de asbaşkan Metin Akyüz’e düşüyor.
Metin Akyüz başkan çok çabalıyor biliyorum ama birilerinin bu yönetime biraz destek olması gerek.
Yönetimin de bu kişileri bulması gerek.
Yeni Passolig çıkarılmasını, bilet alımlarını teşvik için ucuza forma, atkı yaptırılıp dağıtılabilir.
Ya da başka hediyeler.
Çok büyük paralara ihtiyaç yok, bu iş için sponsor bulmak çok zor olmasa gerek.
Gerçek Ankaragücü taraftarı, her koşulda maça gelmeli biliyorum ama onların 10 bine yakınının cezalı olduğunu da unutmamak gerek.
Belki ilk defa maça geleceklere de ihtiyaç olacak bu maçta.
……………….
Tribünler, Kasımpaşa maçında tek yürekti.
Bu güzel tablo hep devam etmeli.
Farklarını ayrı ayrı tezahüratlar yapma yerine farklı giyinerek gösterebilirler belki.
Bir taraf sırf sarı, diğeri lacivert ne güzel bir görüntü olurdu.
Taraftardan son istek, seçim dönemindeyiz unutmayalım.
Her birimiz mutlaka sokakta, işimizde bir adayla karşılaşıyoruz.
Her görüşmede mutlaka ama mutlaka Ankaragücü’nün bu kent için önemi anlatılmalı.
Ankaragücü’nün maddi sorunları aktarılmalı.
Bilsinler Ankaragücü’nü yanına almayanın seçim kazanamayacağını.
METİNER ERDEM