Bugün benim için çok özel bir gün.
İlk yazımı sizlerle paylaşıyorum.
Öncelikle biraz kendimden bahsedeyim.
Üniversite öğrencisiyim, Uluslararası Ticaret Ve Lojistik Yönetimi üzerine eğitim görüyorum.
Ankaralıyım ve Ankaragücü sevdalısıyım.
8 yıldan beri futbolu bilimsel yönden araştırıyorum.
Yerli ve yabancı yayınları takip ediyorum, seminerlere katılıyorum, katılmadıklarımın da videolarını izliyorum.
The Fa Talent ve Scouting belgesine sahibim; scout ve performans analizleri yapıyorum.
Bundan sonra her hafta VİRALSPOR’da rakiplerin analizlerini yapacağım, güçlü ve zayıf yanlarını anlatacağım.
Maçları bir de benim analizlerim çerçevesinde izlemenizi, maç öncesi ve sonrası sosyal medyadan düşüncelerinizi paylaşarak katkıda bulunmanızı isteyeceğim.
Twitter hesabım @atanazengin.
Analizlerimle ilgili yorumları bu hesaptan paylaşabilirsiniz.
Gelelim bu haftaki rakibe.
Aslında ne kadar rakip diyebiliriz ki kardeş hatta kardeşten de öte bir takım Bursaspor.
Gönül isterdi ki iki takım da ligde rahat bir konumda olsaydı.
Ama değil, iki takım için de bu maç hayati önem taşıyor.
Tribünlerde dostluk görüntüleri olacak elbet ama sahada kıran kırana bir mücadele bekliyor bizi.
24,5 yaş ortalamasıyla ligin en genç takımı, en az yabancı oyuncu da Bursaspor’da.
Kadrosunda sadece 10 yabancı oyuncu bulunuyor.
Devre arası transfer yasağını kaldıramadığı için kadrosunu altyapı ile takviye etti, Ankaragücü’nde olan oyuncusu Kubilay Kanatsızkuş’u da geri çağırdı.
İlginç istatistiklere sahip Bursaspor.
Takım çok mücadele ediyor ama genç ve tecrübesiz olmaları, sonuçlara da yansıyor.
Teknik bir terim kullanacağım, xG oranı ile attığı goller arasında büyük uçurum var.
xG nedir? En basit anlatımla çekilen şutların daha önce aynı pozisyonda atılan gollerle karşılaştırılmasıdır.
xG verilerine göre Bursaspor, kaleye çekilen şutların karşılığında 31 gol atmalıydı.
Yani başka maçlarda aynı pozisyondaki vuruşların 31’i gol olurken, Bursaspor sadece 22 gol atmış durumda.
Arada 9 gollük bir fark var.
Buradan şu sonuca varabiliriz: Bursaspor pozisyona giriyor ama son vuruş becerileri oldukça zayıf.
Bu nedenle de ligin en az gol atan takımı.
GÜÇLÜ YÖNLERİ:
Bursaspor 4-2-3-1 veya 4-4-1-1 sistemi ile sahaya çıkan bir takım. Ama Samet Aybaba, maç içinde çoğu kez oyuncuların yerlerini ve sistemi değiştiriyor.
Atağa çıkarken genelde 3-1-1-5 veya 3-1-2-4 şeklinde konumlanıyor.
Bursaspor bu dizilimlerde genelde kanatlardan atak yapıyor.
Takımda topla en fazla bekler buluşuyor.
Beklerin hücuma katkısı fazla, sadece 2 sol bek Latovlevici ve Umut Meras atılan 22 golün 7’sine gol veya asist olarak katkı sağlamış.
Bekler orta yaparken forvet ve orta sahadan 4 oyuncu ceza sahası içinde konumlanıyor ya da 3’ü ceza sahası içine girerken biri beke yardıma gidiyor.
Topları beklerle buluşturan isimler ise Aytaç ve Badji.
Badji’yi defansif alanda kullanan Samet Aybaba, Aytaç’ı ise tam tersi sürekli atağa çıkması yönünde itekliyor.
Ön tarafta oyun kurucu rolünde kritik paslar ve şutlar atan Aytaç, 5 gol ile Bursaspor’un en çok gol atan oyuncusu.
Samet Aybaba, bekleri Umut ve Barış’tan sürekli ceza sahası içine yüksek toplar atmasını istiyor.
Bursaspor, rakip ceza sahasına hava topu göndermede Süper Lig’in birincisi.
Her maç ceza sahasına ortalama 24 hava topu gönderme istatistiğine sahipler.
Golleri de ağırlıklı olarak kafa vuruşlarından kazanıyorlar.
Bursaspor’un sağ beki Barış sakat olduğu için bu maçta büyük olasılıkla forma giyemeyecek.
Milli Takım’a davet edilmiş, takımın direkt oyuncusundan mahrum olmak Bursaspor için önemli dezavantaj.
Hele ki tüm oyun kurgusunu bekler üzerine yapan Samet Aybaba’nın bir kolu kırılmış durumda.
Barış’ın yerine henüz 19 yaşındaki Burak oynayabilir ama genç Burak, ağabeyinin boşluğunu ne kadar dolduracak, göreceğiz.
Mustafa Kaplan’ın, bekler Umut ve Barış’ın yerine oynayacak oyuncu (Burak ya da bir başkası) ile Aytaç’a özel önlem alması şart.
Ceza sahasına atılan yüksek topları, hava topu hakimiyeti yüksek olan Pazdan ve Kulusic rahatlıkla karşılayacaktır.
ZAAFLARI:
Bursaspor, bu oyun tarzını kullanırken bazı zaafları da ortaya çıkıyor.
Kontratak oyunu oynayan takımlara karşı çok zorlanıyorlar.
Arkada 3 defans oyuncusu bırakan Bursaspor, hızlı oyuncuları durdurmakta çaresiz kalıyor.
Ara paslar da Bursaspor defansını oldukça zorluyor.
Boyd, Sacko ve Canteros’un gününde olmaları halinde, bu oyuncuların taşıyacakları toplarla Orgill çok takla atabilir.
Bursaspor defansı, kontraatak olmadığında ise rakibin geçiş oyunlarını karşılarken 4-2-3-1 şeklinde konumlanıyor.
Top 13, 14, ve 15. alanlara (Ceza sahası ön kısmı ve ceza sahası giriş ve yakın kısımlarına) aktarıldığında ise defans 5’lenerek, 5-4-1 şeklinde konumlanıyor.
Burada defansı kanat oyuncusu 5’liyor.
Kanat oyuncusu sağ ve sol bek olarak geriye geldiğinde, bekler stoperlere yaklaşıyor, o bölgede yoğunluk yaşanıyor.
Bu durumda diğer kanada atılan ters toplar, büyük tehlikelere neden olabiliyor.
Bursaspor’un, Başakşehir, Rizespor, Beşiktaş, Kayserispor ve diğer birçok maçında bu zaafı çok rahat göze çarptı…
Canteros, Boyd, Kitsiou ve Pinto, oyunun yönünü değiştirerek, rakibin bu zaafını avantaja çevirebilecek yeteneğe sahipler.
Bursaspor’un bir defansif zaafı da ceza sahası yay çizgisini boş bırakmaları.
Canteros, performansını bir tık artırsın bu maçın adamı olur.
Boyd’un bu alandaki etkisini anlatmaya gerek bile yok.
Ankaragücü kalecisini buldu ama Bursaspor’da her maç farklı kaleci oynuyor.
Samet Aybaba 13 maçta Okan, 9 maçta da Muhammed ile maça başladı.
İki kalecinin de yan toplarda problemi var.
Muhammed oynarsa geri paslarda çok heyecanlanıyor.
Okan ise tam tersine hücum başlangıçlarında etkili.
Kurtarışları ele aldığımız zaman ise Muhammed, Okan’dan daha iyi diyebiliriz.
Bu haftalık bu kadar.
Bu ilk yazımı elim kazada kaybettiğimiz 2 genç kardeşimize, Mert ve Eren’e ithaf ediyorum.
Mekanları cennet olsun…
ENGİN ATANAZ