Gençlerbirliği, sahasında Antalyaspor’a 1-0 yenildi.
Bir mucize gerçekleşmezse, Al Karalar’ı maalesef gelecek sezon Spor Toto 1. Lig’de izleyeceğiz.
Hayatın sonu değil tabi ki bu.
Gençlerbirliği, amatör kümeye kadar düşüp sonrasında İlhan Cavcav ile Süper Lig’e yükselmişti.
İlhan Cavcav döneminde de (1988) küme düştü bu takım, sonraki yıl 16 puan farkla yeniden Süper Lig’e yükseldi.
Her Ankaralı’nın olduğu gibi benim de içimi acıtan Süper Lig’den İlhan Cavcav Sezonu’nda düşüyor olması Al Karalar’ın.
Herkesin bildiği bir gerçek var.
Ankaragücü ile Gençlerbirliği arasında bir rekabet var.
Ersun Yanal’ın Ankaragücü’nü bırakıp Gençlerbirliği’ne imza attığı 2002 yılında zirve yaptı bu rekabet.
Evet birbirlerini kskanırlar, biri diğerinin başarılı olmasını istemez.
Ama hiçbir zaman sahaların, tribünlerin ötesine geçmedi bu rekabet.
Hiçbir zaman da resmi ağızlarca kelimelere dökülmedi.
Ankaragücü geçen hafta Spor Toto 1. Lig’de şampiyon olduktan sonra, kentin tüm enerjisi Gençlerbirliği’ne aktarıldı.
Öyleki yılların rekabeti bile gözardı edildi. Ankaragücü taraftar dernekleri organizasyonlar yaparak, sezonun en kritik mücadelesinde Gençlerbirliği tribünlerinde yerlerini aldı.
Müthiş bir görüntüydü, Sarı Lacivert ile Kırmızı Siyah’ın birlikteliği.
Bu sinerji sahaya da yansıdı.
Haftalardır üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi sahada dolaşan Gençlerbirliği oyuncuları, seyirci desteği ile ldukça baskılı bir oyun sergilediler.
Olmayınca olmuyor.
Antalyaspor 2 kez rakip cezaalanına girdi, birinde golü bulup altın değerinde 3 puanla ayrıldı Başkent’ten.
Maç sonunda doğal olarak Ümit Özat ve Başkan Murat Cavcav aleyhinde tezahüratlar yapılmaya başlandı.
Burası İngiltere, Almanya değil, ligden düşen takımı alkışlarla uğurlamazlar.
Ümit Hoca ise maç sonu basın toplantısında istifa sinyalleri verdi, ardından da istifa ettiği duyuruldu.
Henüz resmi bir açıklama yapılmadı ama Ümit Özat’ın maç sonu açıklamaları inanılmazdı.
Sözde ligden düşmenin sorumluluğunu alıyordu ama kendisinden başka herkesi de suçluyordu.
Son olarak, dışarıda kol kola gezen, dertleşen Ankaragücü ve Gençlerbirliği taraftarlarının arasına bombayı koydu gitti.
Neymiş Gençlerbirliği’nden Ankaragücü’ne, Ankaragücü’nden de Gençlerbirliği’ne dost olmazmış.
Gençler taraftarı bunu idrak edemiyormuş.
Yapma be Ümit Özat!
Bak ne güzel birliktelik olmuş, belki bu daha başlangıç olacak, daha ne güzel şeyler yaşanacak birlikte.
Kendi başarısızlıklarına kılıf ararken, iki camiayı birbirine düşürmeye çalışmak da neyin nesi?
Ümit Özat, Gençlerbirliği’nde çok başarılı bir futbolcuydu.
Fenerbahçe’de kaptanlığa kadar yükselerek efsane oldu.
Ama o egosu yok mu o egosu!
Önce Fenerbahçe taraftarından uzaklaştırdı kendisini, şimdi de Gençlerbirliği taraftarından.
Arkasında sadece Murat Cavcav vardı, kendisi giderken onu da bitirdi.
Ankaragücü taraftarına da Gençlerbirliği taraftarına da önerim.
Siz Ümit Özat’a bakmayın, kolkola girin, dost olun, birbirinizi sevin.
Bu kent sözde Başkent ama sizin birbirinizden başka dostunuz, destekçiniz yok.