Ankaragücü, morallerin en yüksek olduğu bir dönemde hiç beklenmedik şekilde Büyükşehir Belediyesi Erzurumspor’a 2-1 yenildi.
Sarlı Lacivertliler, belki transferlerini tam yapamamıştı ama Erzurum da 4 önemli oyuncusundan yoksun olarak Ankara’ya gelmişti.
İddaa bile son dönemde ilk kez açık şekilde Ankaragücü’nü favori gösteriyordu.
Puan garantiydi de galibiyet ihtimali de çok fazlaydı.
Biz spor yazarlarının, maçtan bir gün önce ve maç günü tek işimiz muhtemel 11’i belirlemeye çalışmaktır.
En az hatayla 11’i bilebiliyorsan, işini de iyi yapıyorsun demektir.
Bu hafta uzun yıllar sonra ilk kez 11 tahmininde bulunmadım.
Beştepe’den öyle söylentiler geliyordu ki inanmak mümkün değildi.
Düşünebiliyor musunuz, Fuat Hoca’ya soruyorsun, nereye oyuncu lazım?
Cevabı, “Kaleci dışında her yere” oluyor.
Kalecin kim?
Ricardo Friedrich.
Fuat Çapa’nın sözü üzerine ondan başka yeri garanti olan oyuncu olabilir mi?
Mümkün değil.
Haber geliyor, kalede Korcan olacak.
Nasıl inanayım?
Başkan diyor ki “yeni transferler 15 günden beri kampta, hepsi hazır”.
Hoca diyor ki, “Yeni transferlerin 5, 6’sı ilk 11 oynayacak durumda.”
Öyleyse 11 yapacaksın, önce yeni transferleri yazacaksın.
Haber geliyor, 9 transferden sadece 3’ü kadroda.
Ankaragücü’nün geçen sezon en düzgün işleyen bölgesi geri 4’lü.
Haber geliyor, 4’lüden 3’ü değişecek.
Hadi ordan diyorsun.
Sonra bakıyorsun, inanmadığın, hadi ordan dediğin, sokaktan sıradan bir Ankaragüçlü’nün bile yapmayacağı bir kadro sahada.
Taraftar, bakıyorum Korcan ve İlhan için hastag açmış, bu iki oyuncu gitsin diye.
Haklı oldukları nokta, her iki oyuncunun da ilk 11 oyuncusu olmadıkları.
İyi de bu oyuncular illa ki 11’de olmalıyız diye tehdit mi ediyorlar?
Korcan iyi bir yedek.
Ankaragücü’nü TFF 2. Lig’den alıp bugünlere getiren bir kaleci.
İlhan, ayrılma isteğini kulübe iletmiş ama bu isteği kabul görmemiş, geçmişte önemli katkıları olan bir oyuncu.
TFF 1. Lig’de bile yedek kaldığında sesi çıkmadı, şimdi mi çıkacak?
Bu iki oyuncu silah zoruyla mı kendilerini 11’e yazdırdı?
Hayır.
Hoca’nın tercihi.
Ne yapsın bu oyuncular, oynamayız mı desinler?
Hiçbir sorunu olmayan Friedrich’i kesip Korcan’ı oynatan Fuat Çapa.
Paintsil’i, Saba’yı Orkan’ı kesip İlhan’ı oynatan yine Fuat Çapa.
Fuat Hoca’yı es geç, Korcan’ı, İlhan’ı linç et, olacak iş mi bu?
1-0 öne geçmişsin, bir şekilde idare ediyorsun, çok da pozisyon vermiyorsun.
Oyuncu çıkaracaksan, bunlar Pazdan ve Kitsiou mu olmalı?
Özellikle ikinci yarıda aksayan 3 oyuncu vardı: Cebrail, Kulusiç, İlhan.
Kitsiou’yu çıkaracağına Cebrail’i çıkar, Pazdan’ı çıkaracağına Kulusiç’i çıkar, Atilla’yı ileri çıkar, Pinto’yu oyuna al, herkesin içinin sineceği bir defansın olsun.
İbrahim Sissokko, Eskişehirspor’dan senin öğrencin Sevgili Fuat Çapa.
Sen bu kadar tanıdığın bir oyuncuya nasıl önlem alamazsın?
Sissokko’yu o cüssesiyle nasıl Cebrail’e emanet edersin?
Mevkisinde oynamasa da takımın en iyisi Kitsiou.
Golde de büyük payı var, ne düşünürsün de çıkarırsın be Hocam.
Başkan, maçtan sonra “Rahat olun, gerekeni yapacağım” diyor.
Kişisel olarak ben rahat değilim.
Ben artık transfer kim yapıyorsa ona hiç mi hiç güvenmiyorum.
Bu takım geçen sezon küme düştü.
Sebebi, 15 transfer yapıldı ama 8 ve 10 numarası yoktu.
Bu eksikliği her maçta hissetti.
Üstüne 9 numaralar da gitti.
Geçen sezonki 15 transferin üstüne 9 transfer de bu sezon yapıldı.
Yine 8-9-10 numara yok.
Bu kadar takımla alakası olmayan bir zihniyetin yaptığı, yapacağı transferler beni gelecek adına umutlandırmıyor, aksine kaygılandırıyor.
Bu transferlerden sorumlu menajer, görevli, yetkili kimse açıklanmalı, camiaya hesap verilmeli.
İkincisi Fuat Çapa’nın bir maçta bu kadar çok hatayı aynı anda yapması, müthiş korkuttu.
Hem de söylediği her şeyi yaptıklarıyla tekzip ederek.
Önce kaleci konusu, ardından maç sonrası orta saha konusunda yaptığı konuşma.
Orta saha her şey diyorsun.
1-0 öne geçtikten sonra orta sahanı emanet ettiğin iki önemli oyuncunu çıkarıp, orta sahayı altın tepside rakibe sunuyorsun.
Hazır geldiler dediğin yeni transferleri 1 aya yakındır maça yetiştiremiyorsun.
Son olarak tekrar gelelim Korcan-İlhan ikilisine.
Geçen sezon da çok yazdım, bizzat Başkan Fatih Mert arayıp doğru olmadığını söyledi.
Yine ısrar ediyorum.
Bu takımda gruplaşma vardı.
Sedat, Korcan, İlhan’ın başını çektiği grup, yerli oyuncular ve bazı yabancı oyunculara hükmediyordu, istediğini yaptırıyordu.
Kötü anlamda da anlaşılmasın, belki takımın iyiliği için çaba sarf ediyorlardı.
Yanlarında da her zaman adını vermek istemiyorum bir yönetici vardı.
Bunlar bir çeteyse, bunu bilmesi gereken, önlem alması gereken kişi o yönetici olmalıydı.
Eğer önlem almıyorsa, bunlar gerçekten çeteyse, o yönetici de çetenin bir mensubu olmaz mı?
Sedat ayrıldı, bugün bakıyorum, diğer ikisi sosyal medyada linç ediliyor, o yöneticinin yine hiç sesi çıkmıyor.
Vuslat Ay’ın tweetinin kaynağını da biliyorum.
Sedat’a da İlhan’a da haksızlık edildi ama o yönetici yine arkalarında durmadı.
Diyecek bir şey bulamıyorum.
Bakalım Başkan bu işleri nasıl halledecek?
Transferdeki yanlışlıklar, Hoca’nın takımı hiç tanımaması unutulacak, tüm suç bu ikiliye yüklenip bu yenilgi örtbas mı edilecek.
Bekleyip göreceğiz.