İzleyici ticari televizyonlar tarafından reklam şirketlerine satılan bir maldır.
Küreselleşmeye bağlı olarak sadece ekonomik açıdan ele alınan izleyici kavramı öne çıkmaktadır.
Böylece izleyici reyting ve tiraj kaygısıyla satışa çıkarılan bir kitle haline dönüştürülmüştür.
Galip gelen sporcu gücü temsil eder. İzleyiciler kendilerini üstünlük gereksinimlerini gidermek yoluna giderler.
Beğenilen takımla ya da oyuncuyla özdeşleşme, izleyici ve oyuncuların eşitliğini sembolize eder.
Kadınların ilgi gösterdiği seyir sporları, şiddet barındırmayan spor dallarıdır.
Kadınların ekonomik bağımsızlığa erkeklere oranla az sahip olmaları katılımı olumsuz yönde etkilemektedir.
Kadınlar için önemli olan bir sportif olaya katılmakken, erkekler için önemli olan gücünü spor yoluyla kanıtlamaktır.
Seyircilerin neden spor alanlarına gittikleri merak konusudur.
Bazı seyirciler günlük yaşamın baskıcı gidişatından kurtulmak için giderler.
Bazıları modern toplumun vermediği heyecanı stadyumlarda ve salonlarda buldukları için giderler.
Bazıları saldırganlık potansiyelini boşaltmak için giderler.
Bazıları moral ve estetik değerleri ifade eden buz pateni ve dans yarışmalarına giderler.
Bazıları bir kimliğe, bir gruba ait olma ihtiyacını gidermek için giderler.
İzleyicinin en çok izlediği spor programları şunlardır;
Karşılaşma sonucu bilinmiyorsa, karşılaşma sonunda oyuncular büyük paralar kazanacak ya da kaybedeceklerse, sporcular yüksek derece performans gösterecekse, karşılaşma uluslararası ise, bilinmezlik ve gerilim izleyici sayısını artırıyorsa izlerler.
İlgi çekici bir ankette şu sorular sorulmuştur:
Diyelim ki tuttuğunuz takımın oyuncuları oynamıyor, hakem sizin takımın aleyhinde yönetiyor, takımınızda fark ile kaybediyorsa, tribünde olsanız ne yaparsınız?
Hiçbir şey yapmam %34.3
Tribünleri terk ederim %32.5
Islık çalarım %25.6
Küfrederim %19
Alkışlarım %17.9
O sinirle elime geçeni atarım %7.9
Diğer %1.6
Seyircilerin bazısı iki eylemi yapmayı tercih ettiğinden bu sonuçlar alınmıştır.
Medya ve spor serbest zamanın eşliğinde milyon dolarların konuşulduğu dev bir sektör haline gelmiştir.
Ne tuhaftır ki bu sürece insanlar gönüllü olarak katılmakta serbest zamanının küresel güçlere milyon dolarların konuşulduğu bir kâr alanı haline getirildiğinin farkında bile değildir.
Voigt D’nin “Spor Sosyolojisi” kitabı çok etkileyici.
ARTUN TALAY