Anadolu Leylekleri trekking grubunun rehberi İsmail kaymak ile 29 kişi 14 Kasım Pazar günü Bolu iline bağlı Mengen Çıraklar Yellicedemirciler (Töngel) dağlarındaydık.
Sabah saat 07 de başlayan yolculuğumuz saat 10-30 doğa yürüyüşü yapacağımız yere varmış olduk.
Rehberimizin gözetiminde kısa bir bilgilendirmeden sonra sırtımızda sırt çantalarımızla yürüyüşümüze başladık. Hava sıcaklığı sabah saatlerinde
Hava sıcaklığı 7-8 derece olsa da öğlene doğru kısa kollu giysilerle yolumuza devam ettik.
Mengen ormanlık bir bölge olup yüksek yaylaları bulunmaktadır.
Aynı zamanda göletleri ve önemli mesire alanlarına da sahiptir.
Mengen’in en önemli özelliği; çok ünlü aşçılar yetiştirmesidir.
Her yıl geleneksel, ”Mengen Aşçılar ve Turizm festivali düzenlenmektedir. Bu festival uluslararası olarak da kutlanır. Bölgede, Anadolu Aşçılık Meslek Lisesi vardır.
Yürüyüşümüzün rotası orman içi ve tamamen sonbaharın renkleri arasında devam ediyor.
Rehberimizin uyarısıyla, bölgede çokça ayı ve domuz olduğu bilgisini alıyoruz.
Yol boyunca ayıların bıraktığı dışkılarını görmek mümkün oluyor. Henüz kış uykusuna yatmamışlar.
Domuzlar bizden çok az önce ayak izlerini bırakıp belki de ağaçların arasında bizi gözetliyor olabilirler.
Rakım yükseldikçe ormanın dokusu da sıklaşıyor. Kayın köknar, sarı çamlar meşe ağaçları bölgenin dokusunu oluşturuyor.
Mamatlar Yaylası’nda yer alan meşe ağacı 1000 yaşında ve üç metre çapa sahip. Türkiye’nin en yaşlı ve en kalın meşe ağacı olduğu söyleniyor. Kalın dallarından biri, arı yuvası olduğundan bilinçsizce maalesef kesilmiş.
Rehberimizin belirlediği rota ile orman bölgesinin en tepesinde bulunan yangın gözetleme kulesinde molamızı veriyoruz. Çay kahve içip atıştırmalıklarımızdan yedikten sonra yürüyüşümüze devam ediyoruz.
1800 rakımlı tepelerden orman içinde zorlu bir patika inişi, zaman zaman düşüp kalkmamıza neden olsa da keyifli bir yürüyüş için iyi seçilmiş bir rota olarak belleğimizde yerini alıyor.
Öğleden sonra büyük molamızı veriyoruz.
Tam bir gurme olan Hasan abimizin çar çabuk hazırladığı, kavurmalı sebzeli yumurtalı öğlen yemeğini çevresindekilere pay edip bazlamalar içinde afiyetle yiyoruz.
Moladan sonra tamamen iniş olan orman içinde aracımızın bizi beklediği yere hareket ediyoruz. Kuş sesleri, akan suların seslerine karışıyor.
Çekilen fotoğraflar günün özeti oluyor.
Toplamda 18 kilometrelik maratonun sonunda aracımıza ulaşıp tatlı bir yorgunlukla doğa yürüyüşümüzü bitiriyoruz.
ALİ YILMAZ