Ankaragücü’nün ligde kalması taraflı, tarafsız herkesin fikir birliği yaptığı gibi büyük başarı.
Bu başarının öncelikli mimarları da Başkan Mehmet Yiğiner ile teknik direktör Mustafa Kaplan’dır.
Devre arası yapılan operasyon başarısız olsa, faturayı öncelikle ödeyecek kişiler de Yiğiner ve Kaplan olacaktı.
Başarı da başarısızlık da bu ikiliye mal edilecekti.
Ortada başarı olduğuna göre, doğal olarak bu ikilinin hanesine yazmak gerekir.
Mehmet Yiğiner, sezon başında yaptığı hataları, devre arası operasyonu ile az da olsa telafi etmeye çalıştı.
Az da olsa diyorum çünkü yine ortada kaos içinde bir takım var.
Çoğu futbolcunun parasını ödememiş, borcunu 2-3 kat artırmış, taraftar grupları ile yönetimi kavgalı bir Ankaragücü var elimizde.
En önemlisi de transfer yasağı var, elindeki iyi oyuncuları da tutamamış.
Boyd’un bonservisi olmuş 3,5 milyon Euro, Sacko için de Leeds United 4 milyon Euro istiyor.
TL olarak ne eder biliyor musunuz? 50 milyon lira.
Boyd ve Sacko’nun kalması mümkün değil dediğimde bana kızanlar, siz söyleyin bu rakamı ödeyebilir mi Ankaragücü?
Her iki oyuncunun da mevcut takımlarıyla sözleşmeleri 2020 yılında sona erecek.
Ne Leeds Sacko’yu, ne de Guimaraes Boyd’u yeniden kiralar.
Zaten talipleri de var, ya kendi takımlarında oynatırlar ya da en iyi fiyatı verene satarlar.
Ayrıca, Ankaragücü’nün teklif yapabilmesi için öncelikle transfer yasağını kaldırması gerekir.
Yasağın boyutu şu an ne kadar, yarın nerelere kadar çıkacak o bile belli değil.
Yani Mehmet Yiğiner’in eksileri, şimdiden artılarını götürmüş durumda.
Yiğiner’in yeniden artıya geçmek için tek şansı, teknik direktör Mustafa Kaplan.
Yiğiner’in yapması gereken, Mustafa Kaplan’ı yeniden takımın başına getirmek, devre arasında olduğu gibi çok ucuza mucize transferler yapması için dua etmek.
Şimdi gelelim yazının başlığındaki soruya.
Mustafa Kaplan çantada keklik mi?
Sezon sona ermeden teklif götürülseydi, yukarıdaki soruya verilecek yanıt: Evet, Mustafa Kaplan çantada keklik diyebilirdim.
Kaplan’ın başarıları ortadaydı, Ankara sevdasını da bilmeyen yok.
Çok uygun bir sözleşmeye imza atabilirdi.
Ancak, şimdi ne olur bilinmez.
Sezon biter bitmez Mustafa Hoca, ailesiyle Antalya’ya tatile gitti.
Gitmeden önce öncelikle Ankaragücü ile masaya oturacağını, anlaşırlarsa kalmayı istediğini söylemişti.
Hatta cebindeki 60 kişilik oyuncu listesini Mehmet Yiğiner’le paylaşmıştı.
Tatildeyken, telefonlarını da kapattı, ulaşmak mümkün değil, şu an için kapalı kutu.
35 yılı aşkın meslek yaşantımız var, ister istemez her kentte dostlarınız oluyor.
Bugünlerde telefon trafiğimiz yoğun.
Gaziantep’ten arıyorlar Mustafa Hoca’yı soruyorlar, Denizli’den arıyorlar Mustafa Hoca’yı soruyorlar, Kasımpaşalı dostlar arıyor soru aynı.
Erzurumlu dostlar, Mustafa Hoca 1. Lig’de takım çalıştırır mı diye ağzımızı yokluyorlar.
Gençlerbirliği teknik direktör arıyor.
Yani şu an Süper Lig’in en gözde teknik direktörlerinden biri Mustafa Kaplan.
Her takımın gözü de Mustafa Kaplan’ın cebindeki futbolcu listesinde.
Şimdiden efsane oldu o liste.
2,8 milyon Euro’ya 12 futbolcu transfer etmek kolay mı, tabi ki efsane olacak o liste.
Bu arada Mehmet Yiğiner, İspanya’dan dönmüş.
Sakallarını kesmiş, fotoğrafını da twitter’dan paylaşmış.
Çalışmalara başladığını da yazmış.
Yiğiner, transferlerde teknik direktörlerin tavsiyesine uyan bir başkan.
Bu yüzden transfere başlamak için öncelikle teknik direktör işini halletmesi, sonra yasağı kaldırması gerekir.
Benden tavsiye Mustafa Kaplan’ı çantada keklik görmesin, bir an önce masaya otursun.
Yiğiner geçtiğimiz günlerde katıldığı TV programında Mustafa Kaplan’ın tüm alacaklarının ödendiğini söyledi.
Bu iyi bir hamle ama tek başına yeterli olur mu bilmem.
Yarım sezonluk kaç liraya anlaştılar, kimse bilmiyor.
Ama çok büyük bir rakam olmadığını düşünüyorum.
Bu kadar ciddi taliplisi olan bir Hoca’ya da teklif sunarken, Süper Lig gerçeklerine göre hareket etmek gerekir.
Mehmet Yiğiner de bunu hesaplayacak tecrübeye sahiptir. (Umarım)
METİNER ERDEM