Trabzonspor’da amaç ve hedef günü değil geleceği kurtarmak olmalı.
Ara transferde acele etmeye ise hiç gerek yok.
Profesyonel futbol kulüplerinde en büyük transfer futbolculara zamanında alacaklarını ödemektir.
Bu sezon bunun örneklerini ligde görüyoruz.
İkinci devrede daha fazla ortaya çıkacak. Saha sonuçları ve futbol düzeyi kulüplerin ödemelerine oranlı belli olacak.
Günü kurtarmak için alınacak yerli ve veya yabancı oyuncu Trabzonspor’un parasını heba etmektir
Şu anda Türkiye liglerinde futbolcusuna en iyi ödemeyi yapan kulüp Trabzonspor.
Trabzonspor’da özellikle yabancı futbolcularda bu konuma inanmışlar.
Başkan Ahmet Ağaoğlu ve yönetimine güven duyguları artmış.
Başta kaptan Sosa olmak üzere Kucka bile neyin ne olduğunu az çok anlamış durumda.
Sosa, Antalya kampına katılmak ve Medipol Başakşehir maçında takımın başında sahaya çıkmak istiyor.
Juraj Kucka yüzde 99 kalıyor.
Transfer yapmak hem Trabzonspor’u mali külfet içine sokmak, hem de genç oyuncuların önünü kesmek gibi bir hamle olacaktır.
Bordo mavili takımın kalesinde 22 yaşında Uğurcan var.
Kalede 10 yıl görev yapacak gibi duruyor.
Biraz daha oynadıkça daha fazla deneyim kazanacak.
Uğurcan bu işi alıp geötürür…
Arkasında da genç kaleciler var.
Bunlar da sürekli gözaltınd ve hepsi de iyi sinyaller veriyor.
Erzurumspor’un yabancı kalecisinin ismi geçti.
Yazıldı ve çizildi.
Bu konuda Trabzonspor’un herhangi bir tasarrufu yok.
Alsanız ne olacak ?
Hem bu mali dar boğazda kulübün mali portresine büyük zarar verecek, hem de geleceği olan, belki de milli takım kalesini koruyacak bir kalecinin önü kesilmiş olacak.
Hiç gerek yok.
Belki bir stoper lazım olsa bile bence aceleye hiç gerek yok.
Ara dönemde yapılacak transferin riski çok yüksek.
Kimse elindeki iyi oyuncusunu vermek istemez.
Trabzonspor’da ve 1461 Trabzon kadrolarında yer alan stoperleri hazır hale getirmek lazım. Oyuncular da bunu gördüler.
Antalya kampı iyi bir test olacak.
Taraftar artık bu kulübün maçlarını izlemeye gelecek.
‘’Taraftarlık” devam etmeli.
Takımı ona göre planlanıp iyi futbol güzel oyun ortaya koyabilmeli.
Yani maç kazanmalı.
Olur, olmaz maç deyip haftalar riske atılmamalı.
Profesyonel anlamda gösterilirse seyirci ya da taraftar transfere yapılmadı diye bakmaz.
“Bizim uşaklar” kazanıyor der.
Onun için diyorum ki, günü değil geleceği kurtarmak her şeyden çok çok önemli.
KAMİL ANAHAR