Ankaragücü Küme Düşüyor, Suçlu Metiner Erdem, Gazeteciler Öyle mi? Hodri Meydan!

Ankaragücü, deplasmanda Pendikspor’a 2-1 yenildi.

Üst üste alınan 4. yenilgi.

Yeni Malatyaspor’dan sonra en fazla kaybeden takımlar arasına girildi.

Mesut Bakkal da 2’de 2 yaptı.

115 yıllık kulüp freni patlamış kamyon gibi tepe taklak 2. Lig kırmızı gruba doğru yuvarlanıyor.

Benden bugünden sonra futbol yazmamı beklemeyin. 

Ankaragücü’nün yenilgilerinin teknik nedenlerini okumak istiyorsanız, Viralspor Genel Yayın Yönetmeni Orhan Karadağ’ın mükemmel gözlemlerini, Seçkince’nin sadece ama sadece futbolu yazdığı köşesini okuyun.

Bundan sonra ben işin mücadele kısmındayım.

Ankaragücü için yüreği yananları yücelteceğim, sözde üzülen ama gerçekte menfaat peşinde koşanları deşifre edeceğim.

Ankaragücü’nün bu saatten sonra ligde kalması için mucize lazım.

Mucize ne bu takımla olur ne Faruk Koca’yla ne de korkak Mesut Bakkal ile…

Elimde yetki olsa ilk işim Mesut Bakkal ile yolları ayırmak olurdu.

Maç öncesi röportajını dinliyorum, ruhu gitmiş adamın.

Mıy mıy mıy ağzından bir şeyler dökülüyor ama belli ki bu futbolcu grubundan en ufak beklentisi yok.

Geçen hafta futbolcuların tepkisizliğinden yakınıyor, gazetecilerin sorusu üzerine kadro dışı olabileceğini söylüyordu.

Kendisine Alanya ve Rize kupa maçlarını mutlaka izlemesini, gençlere güvenmesini tavsiye ettim.

O ne yaptı, kadro dışı yapamadığı gibi sözde revizyon adı altında gençlere güvenmek yerine takımın yaşını daha da yükseltti.

Meslek yaşamı boyunca gençlere güvenmemiş, hiçbir zaman risk almamış bir hocayla sezonu noktalamak ancak futbol dehası (!) Faruk Koca’nın aklına gelirdi.

Eğer hemen yarın Mesut Bakkal’ın görevine son verilip, cesurca karar alacak biri getirilmezse ya da Mesut Bakkal’ın sadece antrenörlük yönünü kullanıp üstüne futbolu bilen, Ankaragücü’nü çok yakından takip eden bir üst akıl görevlendirilmezse bu takımın kurtuluşu yok.

Geçen hafta da yazdım yine tekrarlayayım, düşeceksek kendi çocuklarımızla düşelim, ruhsuzlarla değil.

Bizim çocuklarla düşersek de en ufak bir üzüntü duymam.

Bu camia mutlaka Anka Kuşu misali yeniden küllerinden doğar.

Pendikspor yenilgisinden sonra sosyal medyada Ankaragücü medyası adı altında bir araya geldiğimiz arkadaşlarla aldığımız bir karar tartışılmaya başladı.

Bazıları işi öyle bir noktaya taşıdı ki Ankaragücü’nün küme düşme noktasına gelmesi sanki Metiner Erdem ve arkadaşlarının suçuymuş.

Faruk Koca-Murat Ağcabağ görüşmesi yapılsa sanki bu takım şaha kalkacak, Pendik’e 4 çekecekti.

Sanki toplantı yapılsaydı Faruk Koca elini ayağını kulüpten çekecek, alacaklarını bağışlayacak, hemen haftaya kongre yapılacaktı.

Bu karar niye alındı kısaca anlatayım.

Faruk Koca ile yapılan görüşmede bazı isimler gündeme geldi, amacımız onlarla bir araya gelmekti.

Önce bu listedekilerle görüşülecek, ardından Murat Ağcabağ ve diğer muhtemel adaylarla bir araya gelinecekti.

Murat Ağcabağ biraz da emrivaki yaparak, onlardan önce kendi davet yaptı.

40 kişinin katıldığı davette, çok ağır ifadelerle Faruk Koca’yı suçladı.

Haklı olduğu kısım Faruk Koca’nın ticari faaliyetleri ile ilgili ithamlarıydı.

Hem o konuya cevap verdi hem de çok ağır suçlamalarda bulundu.

Faruk Koca’yı medya önünde tartışmaya davet etti.

Faruk Koca, hemen ertesi gün beni aradı, daveti kabul ettiğini söyledi.

İlk önce hoşuma gitti, belki buluşmada önce tartışsalar da sonra orta yol bulunur, Ankaragücü için hayırlı kararlarla kol kola toplantıdan ayrılırlar diye düşündüm. 

Gün içinde ikisi ile de en az 6-7 kez telefonda konuştum. 

Her seferinde birbirlerine karşı daha da bilenerek ağır hakaretlerde bulunduklarını gördüm.

Her ikisi de ağza alınmayacak ifadelerle buluşmada rakibini mahvedeceğini söylüyordu.

Anladım ki o masada Ankaragücü’nün menfaati için orta bir noktada buluşmaları imkansızdı.

Ortalık öyle karıştı ki bizim öncelikli görüşme kararı aldığımız muhtemel adaylar bile önceden kararlaştırdığımız toplantıları iptal etmeye başladı.

Bu buluşma yarardan çok zarar verecekti Ankaragücü’ne.

Ortam biraz yatışsın, taraflar sakinleşsin, Ankaragücü’nün iki kritik maçı var, onlar oynansın, sonra yaparız toplantıyı dedik.

Zaten arkadaşlardan da bu toplantının yapılmaması yönünde talep vardı, inisiyatif kullandım, erteledim.

Ha bu arada toplantıya taraftar grupları gelecekmiş de biz engellemişiz söylentileri yayıldı.

Yok ya!

Faruk Koca’ya muhalif bir tane taraftar grubu varsa söyleyin de ben de öğreneyim.

Hodri meydan!

Bana İsmail Mert Fırat’ın başkan seçildiği o ucube kongreden beri, sosyal medya hesaplarından kurumsal olarak Faruk Koca’yı bir kez olmuş eleştirmiş taraftar grubu gösterin, o grubun her bir üyesinden özür dileyeyim.

Szöde Ankaragüçlü abiler, amcalar, dayılar var ya, hep beni kalemimi satmakla suçlayan, bir tanesi çıksın Faruk abisini eleştirdiği paylaşımını göstersin onlardan da özür dileyeyim.

Bunlar İsmail Mert Fırat’ı, Emre Yıldız’ı, Mustafa Dalcı’yı, yönetimi, diğer teknik direktörleri açık mecrada eleştirirler.

Ama onları bu kulübe getiren, asıl sorumlu Faruk abilerini açık mecrada eleştirmeye yürekleri yetmez. 

Kapalı kapılar ardında, Faruk başkanlarının duymayacağından emin olurlarsa belki. 

Benim kimleri kastettiğimi bilen bilir.

Delikanlıca Faruk Koca’ya muhalif olduğunu yazanlar, beni eleştirseler de alınlarından öperim.  

Ayrıca bir gazeteci kalemini satıyorsa, söyler misiniz Allah aşkına kime satar?

Ya başkana ya da yöneticilere değil mi?

Sokaktaki adam bana niye para versin?

8 yıldır Ankaragücü yazarlığı yapıyorum, Mehmet Yiğiner, Fatih Mert, Faruk Koca, İsmail Mert Fırat bu dönemde başkanlık yaptı.

Hepsine muhaliftim, hepsi benim açığımı aradı.

Onların yönetiminde belki 100’den fazla isim görev aldı.

Bir tanesi çıksın da Metiner Erdem’i satın aldım desin bakalım.

Ama ben sizlerin nasıl Faruk Koca ile kirli ilişkiler içinde olduğunuzu ispat ederim.

O abilere, amcalara, dayılara bir hodri meydan daha.

Bugün yüzlerce kişi parasını yatırıp üye olmak istedikleri halde Ankaragücü’ne üye olamıyor.

Siz kongre öncesi yalvardınız, Faruk Koca sizleri üye yaptı.

Kongrede de İsmail Mert Fırat’ı desteklediniz, belki çılgınca alkışlayanlar arasında bile vardınız.

İlk üyelik için kulübe para yatırmanız gerekir, paylaşsanıza banka dekontunuzu, bu köşeden hepinizden tek tek özür dileyeyim.

Yeni yıla girildi, yıllık aidatı yatırmanız gerekir, paylaşsanıza dekontunuzu, hepinizden yine tek tek özür dileyeyim.

Bu kulüp düşüyorsa, tek sorumlusu Faruk Koca’dır.

Ben bunu Faruk Koca’nın yüzüne de söylüyorum, paylaşsanıza siz de sosyal medya hesabınızdan bu kulübü Faruk Koca düşürüyor diye.

Kirlisiniz ama yavuz hırsız ev sahibini bastırır misali, beni, gazeteci arkadaşları suçlayarak kirinizden kurtulmaya çalışıyorsunuz.

Yemez…

Bugün Viralspor’da yapacağımız canlı yayına davet ediyorum, katılın, belgelerinizi sunun utandırın beni.

Utancımdan kırayım kalemimi.

Hodri meydan…

METİNER ERDEM