Futbolla ilk tanışma ihtiyacı medyanın etkisi ile başladı.
Tabi o dönemlerde Başkent Ankara olmasına rağmen medyada etkinliği azdı, yine de onlarca Ankara takımı vardı.
Futbol takımı tutmak, insanların toplumda yer edinmesi, kariyer etkinliği gibiydi, belki de kendinde benzerlik buldukları takımları tutarlar.
Futbol aslında bir şehrin büyümesi ve gelişmesi için önemli bir ivme kazandıran faktördür.
Başkent Ankara’da Ankaragücü, Türk futboluna birçok yıldız yetiştirmenin yanında, Osmanlı döneminde İstanbul ve Anadolu işgal altında iken; Kuva-i Milliyeci Anadolu’dan İstanbul’a gelmiş, işgal yıllarındaki zulmü görmüş gençlerin kurduğu gizli örgüt iken, mahallelerdeki kontrol noktalarını rahat geçmek için futbol takımı kimliğine bürünür.
Onun için deriz!
Ankaragücü futbol takımımdan çok ilerisi diye.
İstanbul’da büyük diye tabir edilen takımlar o dönemde de vardı. Aslında futbol, Osmanlı’da yasaktı ve bu takımların kurulmasında azınlıklar etken olmuştur. Bu yüzden ayrıcalıklı desem haksızlık yapmış olmam.
Kendisini bir anda Kurtuluş Savaşı içinde bulan Ankaragücü birçok şehit ve gazi vermiştir.
Birçok takım Atatürk isminden nemalanmak için Atatürk’le bağlantı kursa da Atatürk sadece Ankaragüçlü’dür ve Atatürk’ün emriyle Ankara’ya gelmiştir. Bu hareketin bütün yurdu saran kurtuluş hararetinin kıvılcımı olmuş ve Anadolu’nun düşmanlardan temizlenmesinde rol almıştır.
Ülkelerde yönetimsel zafiyetler oluştuğunda; her zaman ayrılıkçı güçler kendini belli eder, Türkiye’yi yıkmak çabasına girerler.
Türkiye’nin bağımsızlığında olduğu gibi Başkentin gelişmesinde Ankaragücü ve diğer Ankara takımlarının etkisi çok fazladır.
1923’te kurulan Cumhuriyet’ten bugüne Türk futbolu birçok evrelerden geçti.
En önemlisi 2011 sezonunda Fenerbahçe ve Beşiktaş şike yaptıkları iddiasıyla UEFA’dan da ceza almalarına rağmen bu takımlar, ligden düşürülmemiş neredeyse sonraki yıllar madalya bile takılmıştır desem yalan olmaz.
2011 yılında şike yaptığı iddia edilen takımları düşürmeyen Türkiye Futbol Federasyonu, Ankaragücü’nü sistematik olarak düşürmüştür.
Yıl 2021… Ankaragücü Yine Süper Lig’den düşürüldü.
Son 8 maçın hiçbirini kazanamadı ilginç! Birçoğu da banko kazanılacak maçtı. Nerdeyse bir galibiyet bir beraberlikle ligde kalacakken.
Bunun aynısını Ankaragücü 2002 yılında Ankaragücü Süper Lig’de Ersun Yanal ile şampiyonluğu zorlamış, yine son 8 hafta hiç galibiyet alamadan ligi son haftaki sonuçlara göre 4. bitirmiştir.
Peki o yıl ne olmuştur?
Fenerbahçe-Gaziantepspor maçının ilk yarısı 0-3 bitmiş, ikinci yarı Fenerbahçe 4 gol atarak şaşırtıcı şekilde 4-3 galip gelerek şampiyon olmuştur.
Yani Türk futbolu çok kirli, parayı veren düdüğü çalıyor.
Ankaragücü ve diğer takım Gençlerbirliği, 2021’de düşürülerek Başkent Ankara’nın gelişmesi, büyümesi durdurulmuştur.
Zaten 19 Mayıs Stadı’nın 2018’de yıkılması, Cebeci İnönü Stadı’nın bir gerekçe ile kapatılarak yıkım kararı alınması bu ihtimali güçlendiriyor.
Futbol takımı tutmak aslında hobi gözükse de sizin kişiliğinizi, karakterinizi, yaşadığınız şehrin kalitesini artırıyor.
Kim istemez Ankaragücü’nün Süper Lig’de oynamasını, ona göre tesisler yapılacak, yeni iş alanları açılacak, birçok milli sporcu yetişecek Türkiye ve Ankara’nın adını dünya tanıyacak. Birçok turist Türkiye’ye gelecek, tarihi yerleri gezecek, alışveriş yapacak, otellerde konaklayacak.
Ama 19 Mayıs Stadı yıkılarak Ankaragücü, Kayseri ve Afyon’a sürgün gönderilmiştir. Bu şehrin gelişmesine engel olunmuştur.
Ankaragüçlü gibi gözüküp, Ankaragücü’ne bu zulmü yapanları tarih unutmayacak.
SÖZ TARAFTARDA – MEHMET ALİ CİCİ