Gençlerbirliği’nin medya ile ilişkilerden sorumlu yöneticileri bugün Ankara basını ile bir araya geldi.
Gençlerbirliği’nin taraftar gücü yeni yeni artsa da medya gücü her zaman diğer Ankara takımlarından daha fazladır.
Popüler olduğu için Ankaragücü yazsalar da Ankara’da görev yapan spor gazetecilerin ağırlıklı kısmının gönlü Beştepe’nin Kırmızı Siyahlı takımına daha yakındır.
Basın toplantısına katılımın yoğunluğundan bu iddiam bir kez daha kanıtlanmış oldu.
Tabi Erhan Doğan gibi çok sevilen, son derece başarılı bir medya emekçisinin de Gençlerbirliği’nde görev yapıyor olmasının etkisini de göz ardı etmemek gerekir
Toplantıda Basın Sözcüsü Aykut Çakmaklı, medya ilişkilerinden sorumlu yönetim kurulu üyesi Hakan Kaynar, transfer komitesinin etkin isimlerinden yönetim kurulu üyesi İsmail Geliç hazır bulundu.
Ankara’da spor yazarlığı yaptığım sürece şahit olduğum bir konu vardır, diğerleri ne kadar şeffaf olduklarını iddia etseler de Başkent’in en şeffaf kulübü her zaman Gençlerbirliği olmuştur.
Diğer kulüplerde hasıraltı edilen, medyadan saklanan konular Gençlerbirliği’nde çok rahat konuşulur.
Bu toplantıda da çok kriminal konular rahatlıkla konuşuldu.
Bir başka kulüpte Fenerbahçe’den Bartuğ Elmaz ve Levent Mercan’ın transferi için MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin devreye sokulduğunu, Devlet Bahçeli’nin Ali Koç’u aramasına rağmen bu transferlerin gerçekleşmediğini kesinlikle duymazsınız.
Ama Gençlerbirlikli yönetici, onlarca gazetecinin önünde rahatlıkla bu anekdotu anlatır.
Basın toplantısının en çarpıcı konusu, fotoğraf çekimi için verilen arada yönetici İbrahim Geliç’in anlattığı bir ayrıntı oldu.
Biliyorsunuz Gençlerbirliği Adama Traore’yi Ferencvaros’tan 600 bin Euro’ya transfer etti, sonra da 1,7 milyon Euro’ya Suudi Arabistan ekibi All-Ula’ya kiraladı.
Sözleşmede zorunlu satın alma da var, müthiş bir transfer başarısı.
Evet ortada bir Anadolu kulübü için müthiş transfer başarısı olsa da çok ciddi bir iddia da var.
İsmail Geliç’in iddiasına göre Gençlerbirliği Kulübü kayıtlarına göre Adama Traore’ye 350 bin Euro peşin ödeme yapılmış, kulüpte haklı olarak bu parayı futbolcudan istemiş.
Adama Traoe’nin verdiği cevap Anadolu kulüplerinin birileri tarafından nasıl kullanıldığının, kulüplerin milyonlarca lirasının birileri tarafından nasıl iç edildiğinin kanıtı şeklinde.
Adama Traore kulüp kayıtlarında geçse de kendisine böyle bir ödemenin yapılmadığını söylemiş.
Ortada bir futbolcuya ödendiği iddia edilen yaklaşık 17 milyon TL var ama bu parayı futbolcu almamış.
Pekala kim almış?
Şimdilik bu konu muamma.
Daha doğrusu şeffaflık buraya kadar.
Umarım Gençlerbirliği’ndeki olay milat olur, Adama Traore’nin 350 bin Euro’sunu cebine atan da teşhir edilir.
Belki o zaman Beştepe’deki komşu dahil, tüm kulüpler sadece kayıtlarla denetimden vaz geçer, bu tür olayların üzerine gider.
METİNER ERDEM
