A Milli Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş, Andorra, Moldova ve Arnavutluk maçlarını kazanarak Fransa ile EURO 2020’ye gitme adına final oynamak istediklerini söyledi.
TFF Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri’nde basın toplantısında açıklamalarda bulunan Şenol Güneş, sözlerine yeni sezonun tüm takımlar için başarılar getirmesini dileyerek başladı.
Milli takım konusunda beklentilerin farkında olduklarının altını çizen Güneş, şöyle konuştu:
“Sporun sanatın toplumun nefes alma alanları olduğunu biliyoruz. Bu anlamda bizden çok şey beklendiğini daha fazla hissediyorum. A Milli Takım olarak da 2020 Avrupa Şampiyonası’na hazırlanırken 4 maçı geride bıraktık, Andorra maçıyla grubun yarısını tamamlayacağız. Yeniden bir yarışa başlamak için ayrı bir heyecanımız var. Önümüzde 6 maçımız var. Bu maçlardan en iyi sonuçları alıp 2020 Avrupa Şampiyonası’na mutlaka katılmak istiyoruz. Her maç önemli, kazanılması gerekir. Anadolu’da başlayan yürüyüşümüz İstanbul’da devam edecek. Konya ve Eskişehir’de etkili destek veren taraftarlarımızın artarak İstanbul’da olmasını bekliyoruz. Herkesi kırmızı-beyaz formasıyla tribünlere bekliyoruz. Tüm takımlar önemli ama milli takımın yanında kırmızı-beyazlı forma ile beraber samimi duygularla, oyuncularla bütünleşmelerini bekliyorum. Güzel bir cumartesi geçirmeyi diliyorum. Dünyaya da oynanan futbolun ne kadar sevildiğini bir kez daha gösterelim.”
Türk futbolundaki yabancı sayısıyla ilgili de görüşlerini belirten deneyimli teknik adam, şu değelendirmede bulundu:
“Yabancı sayısını belirli bir çizgiye getirmek lazım. Bu Şenol Güneş’in milli takıma geldiği için karşı çıktığı bir olay değil. Ne zaman AB içerisinde tüm imkanlarıyla yer alırız o zaman yabancı yerli ayrımı hiç yapmayız. Dünyadaki gibi ekonomik sebeplerle, kriterlerle, sayının biraz daha aşağı düşmesinde yarar görüyorum. Hiç almasınlar demiyorum, kaç olacaksa belirli bir seviyeye düşürmek, bir düzenleme getirilmesi gerekiyor. En azında Şampiyonlar Ligi’nde oynayan Galatasaray’da iki-üç Türk oyuncu olursa bizim için de ortak değer olur. Başarı için yabancıya ihtiyaç varsa alırlar. Türkiye’deki büyük kulüpler en iyi Türk oyuncuları isterlerse alırlar. Orada yarışsınlar. Hepsi olsun demiyorum, daha güzel olur diyorum. İzlerken, yerli az yerliyi koymak için değil, yerliyi üretelim, Fenerbahçe Deniz’i aldı, Ozan’ı Galatasaray sattı. Bunları Türk takımları alsın, bir basamak sonra gitsinler. Anadolu’da çıkan oyuncuları alsınlar, bir basamak sonra satsınlar. Bu mümkün. Şu an yapacak bir şey yok, bu bizi zorlasa da buna uymak zorundayız. Milli takımın başarılı olmasını istiyoruz, aynı zamanda Türk oyuncularımızın uluslararası alanda olmaları, oyuncularımıza da artı değer olarak ön plana çıkıyor.”
Şenol Güneş, Radamel Falcao gibi önemli transferlerin Türk futboluna etkilerinin sorulması üzerine ise şu yorumu yaptı:
“Ülkemizde oynanan futbola, marka değeri olan oyuncuların katılması ülke futbolunu gündemde tutar. Daha önce bunu Beşiktaş’ta yaşadım, Pepe de geldi, Babel de bizdeydi. Quaresma da bizdeydi. Önemli olan onları almak getirmek, tanıtım olarak da oyuncu olarak da kulüplere katkısı var. Bir süre sonra maalesef daha kötü şekilde ayrılıklar oluyor, bu da üzüntü verici. Falcao’nun gelmesi başlı başına bir olay Galatasaray’ın başarısıdır. Katkısı ne olur bilemem. Çok büyük katkılar da yapabilir, hiç bir şey yapmayıp da gidebilir. Burada önemli olan bizim oyuncularımızın ne aldığı, Hagi Galatasaray’da büyük katkılar yapan bir oyuncuydu. Bu değerleri kendi oyuncularımıza vermeliyiz. Aldığımız birçok oyuncuyu gönderirken sıkıntılı gönderiyoruz. Marka değeri aldığımızı, markasını düşürerek gönderiyoruz. Ekonomimizi daha dikkatli yapmalıyız. Alınan birçok marka oyuncu var. Bunlardan bir tanesi diye bakıyorum Falcao’ya. Biz Avrupa’nın yaptığı gibi genç yetenekli oyuncu alıp, oyuncuyu pazarlamıyoruz. Yusuf’u, Ozan’ı aldılar. 10-15 milyona aldılar, 30-40’a satmak için alıyorlar. Biz Avrupa’nın istemediği oyuncuları alıyoruz. Tam tersini yapıyoruz. Birkaç tane olabilir. Ama bu sürekli hale getirilirse olmaz. Fatih Hoca geçen söyledi, Real Madrid ile PSG ile Galatasaray bütçelerini karşılaştırdı. O ların futbola bakışları farklı. Avrupa’daki dev kulüplerin oyuncularıyla, aldığımız dev kulüplerle yarışmayı düşünüyoruz. Bu doğru bir şey değil. Yeni bir vizyon çizmemiz gerek. Biz şu an yarışan bir takımız, kulüplerimizin Avrupa’da başarılı olması gerek. Ekonomisi müsait almışsa başarılar diliyorum. Biz de zevkle izleriz.” Kaynak: tff.org