Gençlerbirliği Trendyol Süper Lig’in 5. Haftasında yine puanla tanışamadı.
Bundan önceki haftalardaki senaryolara benzer şekilde maçın son bölümlerinde kalesinde gol gören Başkent ekibi için duraklama dakikalarında gelen penaltı ile puan şansı tekrardan doğdu, ama ne yazık ki Onyekuru penaltı atışını gole çeviremedi.
Gençlerbirliği artık maçların son bölümünü oynamayı öğrenmeli.
Bu maç sonu yazısını, genel istatistikler üzerinden oluşturmak istiyorum. Bu maçta Gençlerbirliği 1.30 xG ile bu sezon ki en yüksek gol beklentisi seviyesine ulaştı. Ama bunun yanında rakip ceza sahasında topla buluşma (12) ve kaçırılan büyük fırsat (1) istatistiklerina bakıldığı zaman bu xG oranının altının çok da dolu olmadığını söyleyebiliriz.
%51’lik topla oynama oranı ve ikili mücadele kazanma oranları, iki takım arasında sahada gördüğümüz dengeli oyuna paralel olacak şekilde. Antalyaspor maçı dışında ikili mücadele kazanma oranında Gençlerbirliği ‘nin rakibine üstünlük sağladığını görmemiştik. Bu istatistiği, hocanın bu maçta tercih ettiği 4-1-4-1 dizilişine bağlayabilir. Kalabalık orta saha ile daha fazla pas yapıp daha fazla ikili mücadele kazanarak oyunu dengeleme yoluna gidip sonrasında gelecek fırsatları değerlendirme yolunda bir plan çizilmiş. Plan olarak doğru olduğunu düşünmek ile birlikte artık bu çabaların sonuçları puan ya da puanlar olmalı.
Gençlerbirliği, hala doğru kadro ve doğru oyun dizilimini arama sürecinde. Bu süreç bir an önce nihayete erdirilip, belirli bir oyun ezberini sahada oturtulması gerekiyor. Ligin ilk 5 haftası için en fazla gol yiyen takımlardan biri olan Gençlerbirliği için, bu oyun ezberini ilk önce defansta oturtulması gerektiği aşikar. Puan imkanlarını bu kadar cömertçe harcamak, şimdi olmasa bile, ilerleyen haftalarda kredinin azalmasına yol açacaktır.
SEÇKİNCE