Spora özgü antrenman denilen bir kavram vardır.
Bu yaklaşıma göre spora özgü bir antrenman uygulayabilmek için ön- celikle o spor dalına özgü enerji sisteminin bilinmesi ve antrene edilmesi gerekmektedir. Burada anlaşılması gereken diğer bir kavramda antrenman da hız özelliğini öne çıkartmaktır. Bunu bir söz ile örneklersek, ‘yavaş yapılan antrenman sporcuyu yavaşlatır’.
Gerçek şu ki, birini hızlandırmak zor, yavaşlatmak kolaydır. Eğer uzun mesafe koşuları dışındaki sporcuları yavaşlatmak istiyorsanız gereğinden çok uzun ve yavaş koşular uygulanmalıdır. Yaptığı sporda en iyi olanlar,hızlı olan, yükseğe iyi sıçrayan ve en çabuk patlayıcı hareketleri yapabilen sporculardır.Bu açıdan kondisyonu geliştirme çalışmalarıda spora özgü olarak yapılmalıdır.
Burada önemli olan bir nokta, öncelikle spor dalının analizini yaparak spor dalına özgü geliştirilmesi gereken kondisyonel, teknik ve becerileri belirliyerek, bunları geliştirmeye yönelik antrenman programları düzenlemektir.
Testler, bir antrenman aracı olarak görülmemeli, sadece sporcuları değerlendirmek için kullanılmalıdır. Testler ile geliştirilmesi gereken ve sakatlanma olasılığı yüksek olan bölgeler belirlenerek, geliştirmeye yönelik antrenman programları düzenlenmelidir.
Gövde (core) antrenmanı vücuda destek olan kasları geliştirmek için yapılması gerekli antrenmanlardan birisidir. Her nefes alma ve vermenin doğru bir biçimde yapılması ile de derin karın kaslarının etkinliği de arttırılır.
Omuz kemerinin sorunlarının başlıca nedenlerinden birisinin cuff tendonlarının akromial kemer altında sürekli olarak sürtünmesinden kaynaklandığını biliyor musunuz?
Sürtünme bir ipin bir kaya üzerinde ileri geri çekilmesinde yıprandığı gibi, rotator cuff tendonununda yıpranmasına neden olmaktadır.
Çok sık kullandığımız pliyometrik ise doğru ve etkili sıçrama yapma ve konmayı öğretmede kullanılmaktadır. Antrenmanın çok yapılması her zaman istenilen değildir. Haftada önerilen antrenman sayısından çok yapmak sorunlara neden olabilmektedir. Bunun yanısıra antrenman alıştırmalarının da doğru bir biçimde uygulanması önemlidir. Halterle yapılan olimpik kaldırışlarda olduğu gibi kötü uygulanan ya da doğru yapılmayan teknik uygulamalar yaralanmalara neden olabilmektedir. Sakatlanmalar oluştuğunda genellikle yapılan alıştırmadan kaynaklandığı düşünülür. Buna karşın doğru bir denetim yapmayan antrenöründe sorumluluğu unutulmamalıdır.
Egzersizler elektrikli testere gibidir. Doğru uygulanmaz ise elektrikli testere ile kesilen ağacın altında kalınabilir.Olimpik kaldırışlarla uygulanan alıştırmalar, eksantrik kuvvet vb özelliklerle atletik performansı geliştirdiğinden sporcuların antrenmanlarında önemli bir yer tutmaktadır. Bu açıdan olimpik halter kaldırışları sporcunun kuvvetini geliştirmede kullanılan önemli alıştırmalardır. Bu alıştırmalar araclıığı ile kuvvet geliştirmenin yanısıra vücüdun yükü dengede tutabilmesi de geliştirlmektedir. Yüklenmeye direncin eksik olması sakatlanmalara yol açabilmektedir. Bu sakatlıklar genellikle yüklenme sırasında değil,yüklenme dengeleme sırasında oluşabilmektedir. Bu açıdan özellikle yük indirme kaldırma sırasında sırtın dikliğinin korunması önemlidir.
Restronlarda şefler ve aşçılar vardır. Şefler tarifleri üretirken aşçılar da bu tarifleri uygularlar.
Peki siz aşcı mısınız yoksa şef mi?
Bu yazıdaki alıntılar ”Mike Boyle”nin Türkçe’ye çevrilmiş olan ”Sporda Fonksiyonel Antrenman” kitabından alınmıştır.
ARTUN TALAY