Veri alıp satanlar, spor adamları ve kullanıcıları spesifik hal alan gruplara ayırıyor.
Dünya artık veri gözetimiyle dönüyor.
Bu nedenlere göre demografik özelliklere kümelenme yapılıyor diyor uzmanlar.
Örneğin 38. kümede alışverişlerini indirimli marketlerden yapan, ergenlik yaşlarında çocukları olan düşük gelirli çalışanlar var.
Hangi spor adamlarının bu grup içinde olduğunu isteyen spor kulüpleri öğrenebiliyor ve transfer önerilerini bu doğrultuda yapıyorlar.
Başka kümede dindar aileler, başkasında kumar düşkünleri, daha başkasında kirayı, elektrik ve su faturasını son anda ödeyenler, diğerinde evden hiç çıkmayanlar, bir başkasında sporcu ve sanatçılar var.
Dindar ailelere sitelerden dini kitap ve CD indirimleri, kumar düşkünlerine algoritmalar, evden hiç çıkmayanlara yüksek vadeli krediler, borç birleştirme önerileri, sporculara spor malzemeleri, sanatçılara sanat malzemeleri, reklamları sunuluyor.
Veri bankasında spor adamlarına ve ailelerine dair başka başka neler yazıyor?
Kardeşiniz alkolik mi, annenize alzheimer teşhisi konuldu mu, babanız şizofren mi, on beş yaşındaki kardeşinizde sindirim bozukluğu mu var diyor uzmanlar.
Konuyla ilgili iki örnek veriyorlar.
Yaz tatiline mi gideceksiniz, o zaman size mayo reklamları, gideceğiniz yerdeki otellerin kafelerin, restoranların listesi sunuluyor.
Kayak ve kış tatiline mi gideceksiniz, kayak merkezinde bulunan aynı şeyler ve kayak malzemesi satan spor mağazaları ekrana yollanıyor.
Bir sporsever olarak hangi spor dalına ilgi duyduğunuzu şöyle saptıyorlar:
Like’larınıza bakarak sizin sporseverlik profiliniz çıkarılıyor.
IQ seviyenizden, ruh halinize, fakir bir aileden gelip gelmediğinize kadar çok çeşitli analizlere ulaşılıyor.
Bunlar denizde bir bardak su gibi…
O kadar gereksiz şeylere para harcıyoruz da, iş bu konudaki uzmanların kitaplarına gelince cimriliğimiz tutuyor.
ARTUN TALAY