Ankaragücü’nde beklenen gün geldi, çattı.
Tarihte ilk kez 3 adaylı bir kongre yapılacak.
3 adaylı bir kongre olacak ama ortada sadece 2 aday var.
Başkan İsmail Mert Fırat, günler öncesi bir basın açıklaması ile adaylığını duyurdu.
Sonra ne kendisi ne de listesinden biri konuştu.
Sadece ve sadece liste çalışması yaptılar, bolca delege kaydettiler.
Tarihin en güçlü yönetiminden 15 kişi gitti, yerlerine en az onlar kadar güçlü 15 kişi gelecek.
40 yılı aşkın medya sektöründeyim, yüzlerce kongre, seçim takip ettim.
Hayatımda bu kadar rahat bir başkan adayı ve yönetim kurulu görmedim.
Ellerinin altında sosyal medyayı İstanbul takımlarından bile iyi kullanan bir ekip var.
Bir kez olsun onu bile kullanmadılar.
Bağımsız Ankaragücü delegeleri, amatör ruhla, canla başla çalıştılar.
Ulaşabildikleri yerlere ulaşmaya çalıştılar.
Tek kozları, gerçek Ankaragüçlü olmalarıydı.
O kozlarını da çok çok iyi kullandılar.
Daha önceki yazımda da belirttiğim gibi bu seçimi kazanmaları çok zor ama gönülleri şimdiden kazandılar.
En azından benim gönlümü kazandılar diyebilirim.
Murat Ağcabağ, oldukça başarılı bir kampanya süreci yürüttü.
Adaylığını ilk açıkladığında, açık söyleyeyim hiç şans vermiyordum.
Nedeni de Ankaragücü’nün delege yapısıydı.
Konuyu şöyle açayım.
Mehmet Yiğiner görevi Fatih Mert’e devrettiğinde kulübün 1000 civarı üyesi bulunuyor, bunlardan 600-650 kadarı Mehmet Yiğiner’i koşulsuz destekliyordu.
Fatih Mert döneminde delegelik ilk kez gerçek Ankaragüçlülere açıldı, şartları yerine getiren her Ankaragüçlü kulübe üye oldu.
Hatta kampanyalar bile düzenlendi.
Tamamının gerçek Ankaragüçlü olduğuna emin olduğum 300-350 kişi bu kampanyalardan yararlanarak kulübe üye oldu.
Şimdi öğreniyoruz ki Bağımsız Delegelerin Başkan adayı Gazi Ercüment Çetin de Fatih Mert döneminde kulübe üye olmuş.
Fatih Mert’ten sonrası soru işaretleri ile dolu.
Üye sayısı 1907 dendi ama belki bu sayı daha da arttı.
Hangi kritere göre üye oldular, bilinmiyor.
Bunların aralarında Ankaragücü’ne aidiyet duygusu ile bağlı olmayan kişilerin de olması ihtimali yüksek.
Murat Ağcabağ’ın şansına dönersek.
Mehmet Yiğiner ile kavgalıydı, onun kemik olan 600-650 delegesinin oyunu alamazdı.
Faruk Koca döneminde üye yapılan 500-600 kişiden de çok az oy alabilirdi.
Geriye Mehmet Yiğiner’e oy vermeyen 300-350 kişi ile Fatih Mert döneminde üye yapılanlar kalıyor.
O oyları da bağımsızlarla birlikte paylaşacaktı.
Bu yüzden başlangıçta çok şans tanımadım.
Ne olur diye soran yakın dostlara, seçime 1200 kadar delege katılır, 700-350-150 gibi bir sonuç çıkar diye tahminde bulunuyordum.
Ama Murat Ağcabağ, çok profesyonel bir seçim kampanyası yürüttü.
Ortak dostları araya sokarak Mehmet Yiğiner ile arasındaki buzları eritti.
Ali İhsan Mutlu, Tarık Üstün, Hakan Keleş isimlerini kullanarak Ankaragüçlülüğe olan bağlılığını ortaya koydu.
Mevcut yönetimin başarısızlığını, ortamı germeden çok iyi anlattı.
Böylelikle 350’yi geçmesi çok zor olan oy potansiyelini 1000’e kadar yükseltti.
Sakın yanlış anlaşılmasın bin oy alır demiyorum, hiç oy vermeyecek 600-700 kişi için artık bir alternatif haline geldi diyorum.
Umarım kendimi ifade edebiliyorum.
Kalan 900-1000 kişinin ne kadar Ankaragüçlü olduklarını, kaçının aidiyet duygusuyla hareket ederek kongreye katılacağını inanın kestiremiyorum.
Yalnız artık katılımın yaz tatili dönemi olmasına rağmen 1500-1600’e kadar çıkacağını tahmin ediyorum.
Murat Ağcabağ’ın çok güçlü bir liste sunmasını beklemiyorum.
Sponsorluklar konusunda bugün yaptığı açıklamalarla ne kadar inandırıcı oldu, bunu yarın ATO’nun salonunda göreceğiz.
Eğer delegeyi, yarınki konuşmasında ikna ederse 31 Mart yerel seçimlerindekine benzer çok ama çok sürpriz bir sonuç ortaya çıkabilir.
İsmail Mert Fırat sessizliğini kongrede bozacağını, Murat Ağcabağ’a cevabı kongre salonunda vereceğini söylüyormuş.
Eğer dediğini yapar, delegelerin kafasındaki Murat Ağcabağ’a yönelik soru işaretlerini pekiştirirse, yine farklı bir sonuçla seçimi kazanabilir.
Tecrübelerim, seçimin sonucunu kongre salonundaki adayların performansı belirleyecek diyor.
Kim kazanırsa kazansın, farklı kazanacak diyorum.
Benim gönlümdeki isim Gazi Ercüment Tekin ve arkadaşları, beklediklerinden biraz düşük oy alabilirler.
Canları sağ olsun.
Saha sonuçları ne olursa olsun, 3 yıl sonraki seçimin favorisi bağımsız delegeler olacak, şimdiden söyleyeyim.
Yazımı burada bağlayacakken, teyit edilmemiş bir bilgi geldi.
İsmail Mert Fırat, listesindeki 10 kişiden 25’er milyon TL alacakmış.
TFF 1. Lig’de şampiyonluğa oynayacak bir takımın bütçesi 300-350 milyon TL olur.
Neredeyse tamamını yönetim cebinden karşılayacak gibi görünüyor.
Umarım bu paralar, kulübün kasasına borç değil, hibe olarak girer.
Yine umarım, seçim sonucu ne olursa olsun, kazanan Ankaragücü olur.
Bu arada Ankaragücü taraftarı, tribünlerin sevilen ismi İskoçya vatandaşı James Alexander Chalmers hayatını kaybetti.
Başımız sağolsun.
METİNER ERDEM