Tatil bitti, kürkçü dükkanına döndük.
Kürkçü dükkanı, zücaciyeciye fil girmiş gibi darmadağın.
Ankaragücü kongresinin üzerinden sadece 10 gün geçti.
Öyle iddialar, öyle öneriler ortalıkta dolaşıyor ki.
Ankaragücü’ne en ufak katkı vermek bir yana, kaosu iyice derinleştirecek türden.
İyi niyetle düşünüldüğünden en ufak kuşkum yok.
Ama ligin başlamasına bir ay bile kalmamışken, olağanüstü genel kurul için imza toplama da nedir ya!
10 gün önce elini taşın altına koymaktan kaçınan Ankaragücü başkanlığına talip iş insanlarını gündeme getirmek bu kulübe ne fayda sağlar?
Diyelim ki imza toplamaya destek verildi.
Gerekli imzayı toplamak, kulübe sunmak bir ay sürer.
Yönetimin olağanüstü genel kurul karar alması da bir ay, etti mi iki ay.
Hadi birlikte empati yapalım.
Seni devirmek için çalışıyorlar ve gerekli imzayı da topladılar.
Yani gideceğin kesin.
Gideceğin kesinken sen olsan çalışır mısın, cebinden para verir misin?
Önce kongrede bu yönetimi çılgınca alkışlayan son gün delegelerine sormak istiyorum.
Tepkiniz niye?
Sezon boyunca bekleyelim takım düşerse tepki gösteririz dediniz.
Takım düştü sesiniz çıkmadı.
Şimdi niye beklemiyorsunuz?
Belki de çok doğru işler yapılacak.
Derdiniz Ankaragücü mü Faruk Koca mı?
Beklediniz beklediniz de Faruk Koca pasifleşince mi peş peşe bildiri yayınladınız.
Biriniz hariç tabi.
Onlar hem takım küme düşerken hem de sonrasındaki duruşları ile örnek bir tutum sergiliyorlar, tebrik etmek gerekir.
Bir sorum da kongredeki duruşlarından dolayı destek verdiğim bağımsızlara.
Sizin tepkiniz niye?
Bu yönetimi seçilirken desteklemedim ama şu an yaptıkları işlere saygı duyuyorum.
Hepimizin hatası, seçim öncesi yönetimle seçim sonrası yönetimi aynı görmek.
İsmail Mert Fırat, “beni ilk kez seçeceksiniz” derken doğru söylüyormuş.
Şu an yaptıkları tek şey, taraftarın tepkilerine kulak verip, onların isteklerini yerine getirmek.
Yıllardır, siz Emre Yıldız ile yollar ayrılsın istemediniz mi?
Onlar da ilk iş Emre Yıldız’ı gönderdiler.
Göndermekle de kalmadılar, kulüpteki izlerini silmek istiyorlar.
Kongreyi çok geç bir tarihte yapmak hataydı, kongre öncesi teknik direktörle anlaşmak, transfer görüşmeleri yapmak da.
Murat Ağcabağ gelse Kemal Özdeş ile yine yollar ayrılacaktı, belki bağımsızlar gelse de.
Tüm Emre Yıldız transferleri yine iptal edilecekti.
Şu an yaşanan ne skandal ne de yeni yönetimin beceriksizliği…
Sadece ve sadece kongrenin çok geç tarihte yapılmasının sancıları yaşanıyor Ankaragücü’nde.
Kemal Özdeş’i Emre Yıldız getirmişti, transfer listesini de birlikte yaptılar.
Emre Yıldız gidip, liste iptal edilince Kemal Özdeş’in kalması zaten ona yakışmazdı, o da kendisine yakışanı yaptı.
Şu eleştiriye hak veririm: “Bir iki isim dışında yönetime aynı kişiler seçildi, niye önceden düşünmediler?”
Ben Feridun Geçgel’in bu kadar dominant bir etkisinin olacağını düşünmemiştim.
Bir anda geldi, ağırlığını ortaya koydu.
Şu an için ne destek veriyorum ne de karşısındayım.
Belli ki yoğurt yiyişi farklı olacak.
Bekleyelim görelim.
Feridun Geçgel en fazla teknik direktör Cihat Arslan ve sportif direktör Seyit İçgül tercihlerinden dolayı eleştiriliyor.
Cihat Arslan’ı sportif başarılarından, başarısızlıklarından dolayı eleştirseler, anlayacağım belki ben de destekleyeceğim.
Emre Belözoğlu da geçmişte aynı yapının içinden gelmişti.
Ankaragücü’ne ilk geldiğinde hangimiz bu konuyu gündeme getirdi.
Şu an Türkiye’de yerli teknik direktörlerde bir numara kim diye sorsanız açık ara cevap Okan Buruk çıkar.
Okan Buruk da o yapının içinde değil miydi?
Geçen sezon TFF 1. Lig’de açık ara şampiyon olan Eyüpspor’un hocası Arda Turan da yok muydu o yapının içinde.
O yapı geçmişte beni de Anadolu Ajansı’ndan henüz 50 yaşıma gelmeden, en verimli dönemimde uzaklaştırmıştı.
Ekmeğimle oynayan bu yapıdan nefret ederim.
Ancak, kişilerle işim olmaz.
Hatasını anlamış, o yapıyla arasına mesafe koymuş herkese ikinci şans verilmesi taraftarıyım.
Cihat Arslan Ankaragücü için doğru isim mi değil mi zaman gösterecek.
Geçmişte o yapının içinde bulunması beni ilgilendirmiyor.
Gelelim Seyit İçgül’e.
Kayserili olduğundan dolayı kaynağım çok.
Hakkında olumsuz bir şey söyleyen bir kişi görmedim.
Kayserispor’da rahmetli Recep Mamur başkanla anlaşamamış, ayrılmıştı.
Parası ödenmediği için haklı olarak yasal yollara başvurdu.
En yoğun eleştiri Karabükspor ile ilgili.
Seyit İçgül ile birlikte çalışmış eski Karabükspor Basın Sözcüsü Ziya Alak üniversiteden arkadaşım.
Ona sordum, “namazında, niyazında birisi, hakkında en ufak bir şaibe iddiası duymadım” dedi.
Karabükspor’un bugün 3. ligde olması Kardemir’in sponsorluğunda yaşanan sorunlardan kaynaklıymış.
Seyit İçgül’ün futbolculuk kariyerinin bir kısmına bizzat şahidim.
Öyle ahım şahım bir futbolcu değildi.
Ama sportif direktörlüğü başarılarla dolu.
Erciyesspor’da TFF 1. Lig şampiyonluğu yaşadı, Karabükspor ile peş peşe TFF 2. Lig ve TFF 1. Lig kupası kaldırdı.
Konyaspor Avrupa Kupalarına katılırken, sportif direktörlük koltuğunda o oturuyordu.
Kendisine “Niye uzun yıllar ortalıkta yoktun” diye sordum.
Son 4-5 yılını Afrika’da geçirmiş.
Birkaç aylık Bayrampaşa macerası için “hatır için yapılmış bir işti” diyor.
Afrika futbolu hakkında çok önemli deneyime sahip olduğunu söylüyor.
Keşke Ankaragücü’nün yabancı oyuncu kontenjanı olsaydı da onun Afrika tecrübesini test etme imkanımız olsaydı.
Ankaragücü yönetimi şu an sürdürülebilir bir ekonomi oluşturma peşinde.
Seyit İçgül’e verilen görevlerden biri de maliyetleri düşürmek.
Süper Lig için yapılan sözleşmeler, TFF 1. Lig’de kulübü zorluyor.
Seyit İçgül’un şu an Kayserililik özelliğini kullanarak pazarlık yapıyor.
Riad Bajic ve Renaldo Cephas hariç tüm yabancılardan indirim istedi.
İndirim istenenler arasında Tolga Ciğerci ve Efkan Bekiroğlu da var.
Geçmişten kalan alacaklarını isteyen bu ikili kampa katılmadı, paramızı verin gelelim diyorlar.
Mecbur gelecekler, Ankaragücü’nden 800-900 bin Euro para alıyorlar.
Süper Lig takımları yarısını bile vermez.
Kitsiou kesinlikle istenmiyor, gideceği için İsmail Çokçalış alındı.
Mert Çetin ile anlaşıldı, Hellas Verona ile sözleşmesi feshedilsin imzalar atılacak.
Bütçe netleşsin, diğer transferler de başlar.
Ankaragücü geçen yıl küme düştüyse, saha sonuçları kadar hakem hataları da etkili olmuştur.
Faruk Koca çok büyük mücadeleler verdi, sonuçta kendisini feda etti.
Yumruk da bir şeyi değiştirmedi.
Sadece Ankaragücü’nün değil, tüm Başkent takımlarının ortak derdi, TFF’de lobilerinin olmaması.
TFF’nin 18-19 Temmuz’da genel kurulu var.
Başkent takımları ne yapıp etmeli artık TFF Yönetim Kurulu’na bir üye sokmalı.
Metin Akyüz, CHP’li belediyelerin spordaki gücüne dikkati çekerek alternatif aday çıkarılmasını önerdi, gerekirse TFF Başkanlığı’na aday olabileceğinin sinyalini verdi.
Umarın Metin Akyüz bunu başarabilir.
Ankaragücü yönetimi de bu kongrede mutlaka TFF’ye üye vermek istiyor.
Faruk Koca cezalı olsa da hala Kulüpler Birliği’nde etkisi olan bir isim.
Profesyonel liglerdeki takımların neredeyse yarısı artık CHP’li belediyelerden destek alıyor.
Faruk Koca ve Mansur Yavaş güçlerini birleştirmeli, TFF kongresine birlikte hazırlanmalı.
Yusuf Tanık ve Fatih Mert isimleri gündemde.
Yusuf Tanık özveriye hazır.
Bu dönem için Fatih Mert’i o da destekliyor.
Fatih Mert, hem Faruk Koca’ya hem de Mansur Yavaş’a çok yakın bir isim.
Aslında tam da aranan tüm özelliklere sahip.
Ankaragücü’nün ve diğer Başkent takımlarının haklarını ölümüne savunur, Ankaragücü ile Mansur Yavaş arasındaki son derece bozuk olan ilişkiyi yeniden kurar.
Umarım geçmişte yaşanan hatalar tekrarlanmaz, TFF Yönetim Kurulu’nda artık bir Ankaragüçlü de yer alır.
METİNER ERDEM
4 yorum
Fetö iltisaklı kişileri Ankaragücü ne teknik direktör yapan zihniyet, en zararlı zihniyettir, araştırılsın arkasından malum yapı çıkar
Bekleyip görmekte fayda var. Artık olan oldu kongre bitti. Futbol yönetiminde bence en büyük unsur şans. Şansın tutarsa uçarsın. Melih Gökçek ve oğlu yönetiminde çok güzel takım kuruldu her şey çok güzel giderken şans tutmadı bir de Ümit Özat hatası takımı 2. Lige sürükledi. Şimdide parayı verenin düdüğü nasıl çalacağına bakacağız. Telaşa gerek yok. Biz Ankaragüçlüler Zengin Ankara şirketlerinin katkılarının olmadığından yakınmadık mı? ASTOR firması Ankara merkezli bir firma, sahibi Urfalıymış, Ben de Nevşehirliyim, Ali İmdat Rizeli, Metiner Erdem Kayserili noolmuş yani, olacaklara bakalım. Eğer bu arkadaşlar flaş bir hoca, flaş bir menajer atasaydı herkes umutla bakardı. Bir deneyelim. Olmazsa iki maçta istifa ettiririz. Sorun değil
Şimdi Cihat ARSLAN başarısız sonuçlar almaya başlarsa bahaneler hazır?
Kampa geç başladık. Kulüpte yaşanan sıkıntılar, Transfer yasağından dolayı geç yapılan transferler, uyum süreci, vs., vs., vs…
Arkadaşşşşş…
Bu takımın ciddi bir taraftarı var. Kimsenin bu taraftarı üzmeye hakkı yok. Artık bize aynı bahaneleri, teraneleri kimse anlatmasın. Herkes layığıyla işini yspsın. Herkes ama herkes dürüst olsun. Dürüst insana açız bu dünyada. Gizli kapaklı iş yapılan yerde huzur olmaz. İçtenpazarlıklı, riyakar, yalancı olmasın kimse… Bizde arkasında duralım.
Unutmayın bu kulüp 5 yılda 3 kez küme düşürüldü. Bu ayıp yönetime yazar. Bu izi silmek için Tff 1.liğ şampiyonluğu yetmezzzz. Hoş onuda becerebilecekmisiniz o da ayrı bir muamma… Çok üzdünüz bu taraftarı çoooook…
Başarı vizyon işidir böyle olmaz çoğu kişi zaten maçlara gelmeyecek artık futboldan soğuttunuz. Bu teknik direktör kim? Amedspor ersunu getirdi? Biz bu ligden ismail kartalla çıktık tarihin en zor ptt ligi alooo Metiner abi ne diye şimdi konuşmuyosun bekleyip neyi görecez? Aklımızla alay etmeyin lütfen Ankaragücü bu yıl ilk 10 a giremez net. Tribünlerde 10.000 ortalamayı yakalayamaz görürsünüz. Ankaragücünü bitirmeye gelmişler Faruk Koca klüp yönetiminden ne kadar anlamıyosa bunlarda o kadar anlamıyo. Olan Ankaragücüme oldu.