Takımlardan ardı ardına gelen koronavirüs vaka haberleri futbol dünyasını şoke etti.
Beşiktaş’ta Başkan Ahmet Nur Çebi ile birlikte 8, Fenerbahçe’de 3, Kasımpaşa’da 2, TFF 1. Lig ekiplerinden BB Erzurumspor’da 11 kişinin testinin pozitif çıkması liglerin ertelenmesini yeniden gündeme taşıdı. Alt liglerdeki takımlardan da pozitif vaka haberleri geliyor. Virüse yakalananlar arasında futbolcuların olması mevcut kaygıları daha da artırıyor. Belki de medyaya yansımayan çok sayıda virüs vakaları var. Özellikle 2. 3. ve Bölgesel Amatör Lig’de (BAL) neler yaşandığı belirsiz.
“Şimdilik” kaydı ile Süper Lig’i 12 Haziran’da başlatmayı öngören Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) can sıkıcı haberler doğrultusunda yeni karar alması kuvvetle muhtemel. Zaten Başkan Nihat Özdemir’in geçen hafta “Liglere devam” kararını açıklaması spor camiası ve Bilim Kurulu tarafından kaygı ile karşılanmıştı. Hatta Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “sorumluluk federasyonun “diyerek bir anlamda olası olumsuzlukta TFF’yi işaret etmişti.
Bilim Kurulu’nun birçok üyesi tam normalleşmeye dönülmeden yeşil sahalarda top başı yapılmasına karşı olduklarını açıkça ifade etti. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi KBB Ana Bilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Ahmet Özdoğan en uygun tarihin 15 Ağustos olduğunu bildirdi. Zaten AVM’lerin açılması gibi liglere devam kararı erkendi. AVM’ler açıldı ama “Aman gitmeyin” diye bilim insanlarından uyarı üzerine uyarı geliyor.
Sağlık Bakanının, bilim insanlarının temkinli yaklaştığı bir ortamda hala “oynansın” diye görüş belirtenler var. Yakında top başı yapılacak Almanya’yı örnek göstererek “onlar başlıyorsa bizde niye başlamasın?” diyerek şiddetle “devam” kararı savunuluyor. Almanya oynuyor diye böylesine hassas ortamda Türkiye’de liglerin başlaması zorunluluğu yok. “ Oynansın” diyenlerin tek dayanakları maç ve yayın gelirlerinden yoksun kalan kulüplerin ekonomik durumlarının giderek bozulması. Yayıncı kuruluş “maçlar oynanmıyor” gerekçesi ile kulüplere Mart’tan bu yana para ödemiyor. Katar sermayesinin sahibi olduğu beIN Sport kulüplere cimri davranırken, abonelerinden para almayı sürdürüyor. Mevcut durumdan hoşnut olmadıkları, yayın ihalesi anlaşmasını sonlandırarak çekilecekleri ileri sürülüyor. Eğer gerçekleşirse önümüzdeki aylarda yeni ihalenin yapılması kaçınılmaz. Aslında bu kuruluşun bu zor durumda sorumluluklarını yerine getirmemesine dur denilmeli. Her istediği yapılan, kulüplere ödemeye yanaşmayan, ama abonelerinden çatır çatır para alan Katarlı yayıncı kuruluşun umursamazlığı kulüplerin canını sıkıyor.
Neyse, son vakaların bu işin şakasının olmadığını bir kez daha gözler önüne serdi. TFF tüm paydaşların, yani başkanların, teknik heyetin, oyuncuların ve en önemlisi bilim insanlarının görüşlerini alarak hızlandırılmış fikstürle ligleri ağustos sonu veya eylül başı başlatabilir. Yeni sezon kalan maçların tamamlanması ile birlikte hafta içi karşılaşmalarla başlatılabilir. Elbette çözümü ellerinde 10 ayrı seçenek olan TFF üretecek.
Şu ortamda maçları oynatmak insan sağlığını tehlikeye atmaktan başka bir şey değil. Bugünkü koşullarda ligler başlamaz. Başlasa da yeni bir vakada başa dönülür.
Şükrü KARAMAN