Gençlerbirliği, sahasında ağırladığı Amedspor ile 1-1 berabere kalarak bir puana razı oldu.
Maçı Eryaman Stadyumu’nda izledim. Maalesef, bu karşılaşmada da Gençlerbirliği’nin oyununu sonuca yansıtamadığına tanık olduk. Maçın istatistiklerine baktığınızda Gençlerbirliği topla oynama oranında yüzde 63’e karşı yüzde 37 önde çıkıyor. Pas isabetinde yüzde 82’ye yüzde 70 önde olan Gençlerbirliği, 2’ye karşı 7 korner kullandı.
İzlenimlerime göre Gençlerbirliği 11 kez net gol fırsatı yakaladı. Hele Djitte’nin ceza sahası içinde topu kale yerine auta atması saç baş yoldurdu, olmazı oldurdu, zoru başardı. Orta sahada Etebo da bal yapmayan arı gibi. Bu konuda Viralspor yazarı Ömer Hakan Kibar’ın Etebo’nun takımı yavaşlattığı yorumlarına katılmamak da mümkün değil.
Öncelikle kimseye akıl vermek haddimiz değil. Nacizane kişisel görüşlerimizi sunuyoruz. Gençlerbirliği bana göre ilk yarıda bütün bir takım gibi değildi. Alanlar arası oldukça açık oynuyor, bu yanlış. Böyle bir oyun rakibe, elini kolunu sallayarak gol attırır. Bu oyunda devam edersen canını yakarlar. Ki öyle oldu. Amedsporlu oyuncular rahat geldikleri rakip sahada Gençlerbirliği oyuncularının kaptırdığı topla güzel bir ortayla 27.dakikada golü buldu. Gençlerbirliği de 43.dakikada kazandığı penaltı ile Djitte’nin ayağından beraberliği yakalamayı başardı. Yani takım iyi, mücadele iyi ama sonuç kötü. Neden? Bakalım.
Hoca Recep Karatepe, Amedspor’u çalışmış belli. Sol kanadının daha zayıf olduğunu görmüş ve ataklarını ağırlıkla oradan yapmaya çalıştı. Gözler, o bölgenin tozunu attıracak Amilton’u aradı ama O da maçı sakatlığından dolayı tribünden izledi. Ancak Recep hoca, hızlı hücum oyuncusu Fıratcan Üzüm’ü o bölgede neden oynatmadı anlamadım. Ayrıca orta sahada “Topu ezen” Etebo’nun yerine Nalepa’yı neden maçın sonuna doğru oyuna aldı? Defansta Mikail Okyar, girdiği bütün ikili mücadeleleri kaybetti, paslarında etkisiz kaldı ama hoca neden maç sonuna kadar bu duruma izin verdi?
Recep hoca, sahasında öncelikle galibiyeti hedeflemiş olmalı diye düşünüyorum. Ama ilk yarıdaki takımın oyunu bunun aksini gösteriyor. Gençlerbirliği 2.yarıda daha atak, diri ve baskılı oldu. Ama gösterdiği bu oyunu sonuca bir türlü yansıtamadı. Futbol, akıl oyunudur, takım galibiyet istiyorsa öncelikle gol atmalı. Ayrıca sahandaki maçta taraftarını da memnun etmelisin. Deplasmanda aldığın başarı sayılabilecek sonuçlarla taraftarını, 12’nci adamı evindeki maçlarda sahaya çekmelisin ki gücünden istifade edebilesin. Olmazsa, “Yönetim istifa, Recep istifa” sloganlarını artan sıklıkla duyarsın ve altındaki halının çekildiğini hissedersin.
AHMET TEMÜRTÜRKAN