Dün, Gençlerbirliği’nde “Önce Gençler Birliği” mottosuyla yola çıkan muhalif hareketin başkan adayı Murat Şamil Şen’in basın toplantısı vardı.
Murat Şamil Şen, Niyazi Akdaş döneminde neredeyse ayda bir yapılan olağanüstü kongrelerin sonuncusunda başkanlığa aday olmuştu.
Kongrede oylarını alamasa da sunduğu projelerle delegelerin çoğunun gönlünü almıştı.
Üç adaylı seçimi Osman Sungur, Serkan Aydın’ın bir oy önünde kazanırken, Murat Şamil Şen son sırada yer almıştı.
İnatçı mı inatçı.
Seçimi kaybettiği ortaya çıkınca, 2025 yılının Mayıs ayında yapılacak olağan kongrede aday olacağını hemen o gün açıkladı.
Hatta sadece gelecek yılki seçimde değil, seçilemezse sonraki seçimlerde de aday olacağını söyledi.
O günden beri kendisini sosyal medyadan takip ediyorum.
Eryaman’da olsun deplasmanda olsun Gençlerbirliği’nin tüm maçlarına gidiyor.
Osman Sungur yönetiminin faaliyetlerini yakından takip ediyor, yanlışlarını gördüğünde çekinmeden gündeme getiriyor.
Osman Başkan, doğal olarak bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi ile kendisini gölge gibi takip eden bu muhaliften rahatsız.
Rahatsızlığını da bazen gece yarılarında sosyal medyada yaptığı “hoş olmayan” paylaşımlarla dile getiriyor.
Murat Şamil Şen, seçime bir yıla yakın süre olmasına karşın, kongrede sunduğu projeleri geliştirmiş, son hallerini medya aracılığıyla Gençlerbirliği camiasına sunmak istemiş.
Kadına, çocuğa, öğrenciye, taraftara, alt yapıya, üst yapıya sponsorluklara ilişkin, bir kulübün ihtiyaç duyacağı her konudaki projelerden bahsetti.
Aklıma Faruk Koca’nın “futbol aklı” ifadesi geldi bir anda.
Murat Şamil Şen, Ankaragücü’nde maalesef göremediğimiz futbol aklını, dünkü basın toplantısında projeler halinde bizlere sundu.
Kulüplerin, şirketleşme adı altında satılmadan, zengin iş insanlarının cebinden para aktarmadan da ayakta durabileceğinden bahsetti.
Hazırladıkları projelerle 300 milyon liraya yakın bir kaynağı, kulüp kasasına koyabileceklerini iddia etti ki bu TFF 1.Lig kulübü için inanılmaz bir para.
Projeler fazla ve ayrıntılı olunca anlatması da uzun sürüyor.
Sonrasında soru cevap kısmına geçildi.
Yapımı devam eden 19 Mayıs Stadı ile ilgili düşünceleri, gerçekçi olsa da taraftarın düşünceleri ile örtüşecek mi bilemiyorum.
50 bin kişilik stadın milli maçlar dışında doldurulamayacağını iddia edip, 19 Mayıs’ın Ankaragücü’ne, Eryaman Stadı’nın da Gençlerbirliği’ne tahsis edilmesini önerdi.
Sinan Kaloğlu, bana göre geçen sezon takımı ligde tutarak çok önemli bir başarıya imza attı.
Bu sezon da maddi imkansızlıklara rağmen son maçın uzatma dakikalarına kadar play off mücadelesi verdi.
Bana göre bu da başarı.
Murat Şamil Şen’e göre, Cumhuriyet ile yaşıt Gençlerbirliği’nin yeri Süper Lig olmalı.
Süper Lig hedefini gerçekleştirmeyen teknik direktörü de gerekçesi ne olursa olsun başarısız buluyor.
Bir an önce gerekirse 7 milyon liralık ikinci yıl ücretini de ödemek suretiyle Sinan Kaloğlu ile yolların ayrılmasını istiyor.
Sinan Kaloğlu giderse siz kimi getireceksiniz diye soruldu.
İsim vermese de öyle bir teknik direktörle anlaştıklarını söyledi ki duyulduğunda Türkiye’nin gündemine oturacağının altını çizdi.
İsimleri şimdiden belli olan teknik direktörü, sportif direktörü, diğer profesyonelleri Gençlerbirliği yönetimi seçim kararı aldığı gün açıklayacaklarını söyledi.
Ne yalan söyleyeyim, teknik direktörün ismini şimdiden merak ettim.
Muhalefetteki şeffaflığını, yönetimde de sürdürme sözü veren Murat Şamil Şen, bir gün başkanlık koltuğuna oturur mu bilinmez.
Bilinen tek şey, gireceği tüm seçimlerde gönüllerin başkanı olacağı.
………
Ankaragücü-Pendikspor maçı gecesi…
Ankaragücü maçı kazanamamış, düşmenin en büyük adayı haline gelmiş, maç sonu Emre Belözoğlu basın toplantısında beni hedef alarak ağır ithamlarda bulunmuş…
Doğal olarak canım çok sıkkın.
Telefonum çaldı, arayan teknik direktör Metin Diyadin.
Açar açmaz ilk cümlesi, “Canını sıkma Ankaragücü, Trabzonspor’u deplasmanda yener ligde kalır” dedi.
Metin Hoca’nın müthiş tahmin yeteneği vardır, bunu bildiğimden “Hocam, gerçekten içimi rahatlattınız, başka tahmininiz var mı” diye sordum.
“Fenerbahçe de deplasmanda Galatasaray’ı yener” dedi.
Maç oynanıyor, Fenerbahçe maçın hemen başında 10 kişi kaldı, mesaj attım, “Sorun değil, maçı Fenerbahçe kazanır” dedi.
Nitekim de kazandı.
Hocayı “bu kehanetlerinizi yazabilir miyim” diye aradım.
“Tabi ki Ankaragücü’nün rahatlıkla ligde kalacağını, şampiyonun Fenerbahçe olacağını da yazabilirsin” dedi.
“Şeyh uçmaz mürit uçurur” derler ya!
Bu kehanetler gerçekleşsin, bak nasıl uçururum sevgili Metin Diyadin’i…:))
METİNER ERDEM