Ankaragücü’ne Alman Disiplini Yetmiyor

Ankaragücü, Iğdır FK’ya deplasmanda 1-0 yenildi.

2 yıl 7 ay 22 gün sonra üst üste iki lig maçı kazanan Başkent ekibi, bu mağlubiyet ile seriyi üç maça çıkaramadı.

Kenan Koçak’ın sakat oyuncuların çokluğundan dolayı maça başlayacağı 11 ve takımı hangi sistem ile oynatacağı merak ediliyordu.

İlk 11’in değişmez ikilisi Kaptan Tolga Ciğerci ve Ali Kaan Güneren’in yerlerine Osman Çelik ve Cem Tuna Türkmen defansif orta saha olarak görev aldı.

Stelious Kitsiou’nun yerinde Hayrullah Bilazer; orta sahaya çekilen Osman Çelik’in yerine de sol stoperde Alper Uludağ forma giydi.

Kimilerinin dediği gibi 3’lü değil, dörtlü defans anlayışı, 4-2-3-1 dizilişi ile takımını oynattı.

Kenan Hoca, 3 yıla yakın süredir futboldan uzak olan Nico Schulz ile sakatlıktan yeni kurtulan Alper Uludağ’ın henüz tek devrelik oyuncular olduğunu ifade ediyor, iki oyuncuyu dönüşümlü olarak 90 dakikada kullanıyordu.

Iğdır FK maçında ise ikisi de ilk 11’de yer aldı, Alper Uludağ henüz hazır olmasa da Nico Schulz 90 dakikayı rahatlıkla çıkarabileceğini hocasına gösterdi.

3 yıla yakındır futbol oynamayan bir oyuncu, sadece 1 ayda birçok takım arkadaşından daha tempolu oynayabiliyorsa, bu takım Nico’nun karakterini olmasa da çalışma azmini örnek alması gerekir.

Bugüne kadar herkesin ortak görüşü Ankaragücü’nün sahaya futbol oynamak için çıkan takımlara karşı iyi oynadığı, sadece defans yapanlara karşı zorlandığı şeklindeydi.

Ankaragücü, dün kaybetse de ilk kez oynamayı hiç düşünmeyen, sadece bir puan için sahaya çıkan bir rakip karşısında pozitif futbol oynadı.

İlk dakikadan 90. dakikaya kadar 10’a yakın pozisyon üretti.

Sarı Lacivertli oyuncular ya son vuruşları yapamadı ya da kariyer maçını oynayan Iğdır FK kalecisi Furkan Köse’ye takıldılar.

Kaleye giren 2 top da sezon başından beri bir türlü ofsayttan kurtulamayan Riad Bajiç yüzünden skor tabelasına işlemedi.

Iğdır FK topu Ankaragücü’ne bıraktı, kalabalık bir şekilde defans yaptı, ileride sadece Thuram ile gol aradı.

Yalçın Koşukavak, Ankaragücü defansının nasıl olsa bir şekilde hata yapacağını, gol atacaklarını biliyordu sanırım.

Golü bulduktan sonra da her zamanki gibi futbolu çirkinleştirmekten hiç çekinmedi.

Galibiyete giden yer yol mubahtır anlayışıyla, Iğdır FK oyuncuları yerden kalkmadı.

Hakem hem sık sık oyunu durdurdu hem de maçın sonuna sadece 7 dakika ekleyerek, Iğdır FK’nın ekmeğine yağ çaldı.

Ankaragücü “Kaybedecekseniz böyle kaybedin” dedirtecek bir oyun sergiledi.

Henüz ilk yarının ortalarında 5 yenilgi alınması, ilk 2 şansını mucizelere bıraksa da bu oyun sürerse neden o mucize gerçekleşmesin?

Benim endişem, Alman disiplini diye takımın başına getirilen hocanın, Beştepe’ye getirdiği disiplini henüz futbol bilgisi ile sahada takviye edememesi.

Belli ki bu takım artık Cihat Arslan döneminden çok daha iyi çalışıyor.

Sahada 90 dakika koşan, mücadele eden bir takım var.

Ancak bunlar, iyi bir atletik performans antrenörü ile de başarılabilecek konular.

Koşan, mücadele eden bir takım olmak kazanmak için yetmiyor.

Oyunu iyi okumak, ideal kadroyla maça başlamak, değişiklikleri zamanında yapmak, rakibin güçlü yönlerine önlem almak, ofansif taktiği rakibin zayıf yönlerine göre planlamak gerekir.

Maalesef şu ana kadar Kenan Hoca’da bunları göremedik.

Oyuncu değişikliklerinde geç kalınıyor.

Kadro tercihleri standart, rakibe göre değişmiyor.

Üçüncü lig takımına karşı oynanan kupa maçına da Iğdır FK’ya karşı deplasmanda oynanan lig maçına da sakatlık dışında aynı kadroyla çıkılıyor.

Mert Çetin, çok formsuz bir sezon geçiriyor, dinlendirilmiyor, her hafta oynatılıyor, her hafta aynı hataları yapmasına göz yumuluyor.

Defans sorunu bir türlü çözülemedi, alan ve adam paylaşımları rezalet.

Cihat Arslan döneminde de rezaletti, değişen hiçbir şey olmadı.

Riccardo Saponara ve Renaldo Cephas, bana göre bu takımın ilk 11 oyuncuları olmalı.

Biri top kullanma yeteneği, diğeri hızı ve adam eksiltme potansiyeli ile bu takımın ofansif gücüne Varga ve Rotariu’dan daha fazla katkı sağlar.

Saponara ve Cephas konusu tercih meselesi ancak, defansif sorunlar Hoca kalitesi ile çözülebilecek konular.

Mert Çetin ve Diego Özçakmak, bugünkü form durumlarıyla bu takımda oynayamaz.

Bu takımda Osman Çelik, Alper Uludağ, İsmail Çokçalış stoper oynayabilecek kapasiteye sahip oyuncular.

Kenan Hoca, geleli aylar oldu, hala alternatif geliştiremiyor.

Gençlere şans tanımaması en büyük eksisi.

3. lig takımına karşı bile genç oynatacak cesareti gösteremiyor.

Demem o ki Beştepe’deki disiplin yetmiyor.

Artık, o disiplini, futbol bilgisi, futbol aklı ile de desteklemek gerekiyor.

Kenan Hoca, atletik performanstan daha fazlasını vermeli.

Veremiyorsa da sırf Alman disiplini diye ısrar etmek ne fayda getirecek şapkayı masaya koyup düşünülmeli.

Ankaragücü’nde geçen haftaki Kocaelispor galibiyetini Başkan İsmail Mert Fırat’a yazmıştık.

Meğer Başkan’ın çıkışı sabun köpüğü gibiymiş.

Birilerinin söylediklerini yapmış o kadar.

Kocaeli maçı bitti, başkan yine kayıplara karıştı.

Bakalım ne zaman yeniden ortaya çıkacak.

METİNER ERDEM