Eğer, bir olumsuzluk yaşanmazsa Süper Lig 12 Haziran’da kaldığı yerden başlıyor.
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Nihat Özdemir, geçen hafta 18 kulüp başkanı ile yaptığı görüşmenin ardından ortak uzlaşı sağlandığını açıkladı. Özdemir’in tüm takımların “lige devam” kararından yana olduğunu açıklaması bir ölçüde şaşırtıcıydı. Öyle ya, yeniden top başı yapılmasına bazı takımlar çekinceli yaklaşıyordu. Şiddetle oynanmamasını savunanlar bile vardı. Kısa sürede ne değişti de bir anda çark ettiler?
Anlaşılan ekonomik anlamda zorlanan, yayıncı kuruluşun salgının başlamasından bu yana 588 milyon liraya ödememesinden ötürü kasaları boşalan çekinceli takımlar da sonunda “evet” dedi. Oyuncularına para ödemekte zorlanan kulüpler, beklediği paraya kavuşabilme adına koronalı günlerde yeşil sahaya çıkmaya onay verdi.
Tabii, ligin alt sırasına dizilen 7 takımın “bu sezon ligden düşme kaldırılsın” talebi de dikkat çekiciydi. TFF, 28 Mayıs’ta karara bağlayacak talebi. Eğer kabul görürse önümüzdeki sezon Süper Lig’de 21 takım mücadele edecek. Reddi durumunda yine 18 takımla devam edilecek.
Bu koşullarda ligden düşmeyi savunmak onaylanacak durum değil.
Ancak, 21 takımlı ligin yoğunluğu göz ardı edilmemeli.
Hele ulusal takımın 2021 Avrupa Kupası finallerine katılacağı göz önüne alınırsa hafta içi maçları bol olan bir sezon söz konusu olacak.
Maç yoğunluğunu ne futbolcu ne de ne teknik kadro yeterince göğüsleyebilir.
Hem ligden düşmenin kaldırılması halinde alt sıralardaki takımları şampiyonluk kovalayan ekiplere karşı oynayacakları maçlarda ne denli motive edebilirsiniz ki? İnanıyoruz, her takım onuru ile sahada oynar, elinden geldiğince mücadele eder. Ancak, rahatlayan, ununu eleyerek eleğini asan takım ve futbolcudan üst düzey başarı beklemek çok zor.
Çeşitli seçenekler öneriliyor. Yok, az puan alan takımlara yayın gelirlerinden daha az para ödensin, yok federasyonun katkısı sınırlı olsun diye. Ne olursa olsun, ligde kalmayı garantileyen takımın havası, ruhsal durumu galibiyete odaklanmayı engeller. Oysa, ligden düşmemek için savaşan takımların oyuncuları daha aç olur puana.
Sonuçta, dilin kemiği yok. Düşmenin olmadığı maçlarda şampiyon adayları haklı galibiyet elde etseler de her daim bazı ı kafalarda bazı soru işaretleri oluşur, aslı astarı olmayan söylentiler yaygınlaşır.
Kusura bakmasın ligden düşmemeyi talep eden takımlar. Madem lige kaldığı yerden devam edilmesini istiyorlar, o halde çıksınlar sahaya çatır çatır oynasınlar. Düşerlerse de onurlu ve dik duruşları ile lige veda ederler. Hem ligden düşmek dünyanın sonu değil ya. Hiç olmazsa, ileride başlarını çok ağrıtacak söylemlerden, iddialardan, başa kakmalardan kurtulurlar. İyi bir planlama ile yeniden Süper lig’e dönme olanakları zaten var.
İşte Ankaragücü, Gençlerbirliği gibi mazisi başarılarla dolu olan güzide kulüpler. Düştükleri yerden Süper Lig’e döndü.
Demem o ki küme düşme kaldırılmasın. Hakkı ile kazanan şampiyon olsun, başarısız olanlar lige veda etsin. En sağlıklı çözüm bu.
Oynamak için 18 takım anlaştı ise söylenecek bir şey yok. TFF Başkanı Nihat Özdemir de her türlü önlemin alınacağını, kaygı duyulmaması gerektiğini bir kez daha vurguladı. Eh öyle ise buyurun sahalara. Umarım korkulan olmaz.
Şükrü KARAMAN