Ankaragücü, sahasında Konyaspor ile 1-1 berabere kaldı.
Başkent ekibi, küme düştüğü 2020-2021 Sezonu’nda Hikmet Karaman yönetiminde 28 ila 30’uncu haftalar arasında üst üste Galatasaray, Karagümrük ve Göztepe’yi yendi.
Sarı Lacivertliler, bu üçlü serinin ardından Süper Lig’de 52 maç daha yaptı, değil üçlü seri peş peşe iki galibiyet bile alamadı.
Geçen hafta deplasmanda Sivasspor’u 3-1 yenince, “Galip gelememe stresi de bitti, maça rahat çıkacaklar, acaba Ankaragücü bu berbat istatistiği sonlandırabilir mi?” diye düşündük.
Daha maçın başında gol de gelince iyice umutlandık ama yine olmadı.
Berbat seri 53 maça çıktı.
Bu berbat seri gösteriyor ki Ankaragücü ilk kez taraftarını hayal kırıklığına uğratmıyor.
Onlarca kez bu stadı dolduran 20 bine yakın taraftar, hayal kırıklığı yaşayarak evine döndü.
Bu sezon Ankaragücü’nün en büyük zaafı, rakibin sürprizine karşı alternatif üretememek.
Konyaspor maçındaki futbol, geçen sezon kupadaki Başakşehir yarı final ilk maçını hatırlattı.
Başakşehir 10 kişi kalıp, tamamen sahasına çekilince Tolunay Hoca alternatif bir oyun planı üretememişti.
Ankaragücü, 10 kişilik rakip karşısında neredeyse tek bir gol pozisyonu dahi bulamadan maçı kaybetmişti.
Rakibi doğru analiz etmek çok önemli.
Rakibi iyi analiz edeceksin ki doğru oyun planıyla sahaya çıkacaksın.
Ama her zaman sürprizlere karşı da alternatifin olacak.
Rakip Konyaspor sezon başından beri Ahmet Oğuz, Uğurcan Yazgılı, Francisco Calvo ve Guilherme’den oluşan dörtlü defansla 4-2-3-1 dizilişiyle oynadı.
Büyük ihtimal, Tolunay Kafkas ve ekibi, bu maçta da aynı defansif anlayışla oynayacaklarını düşünerek, hafta boyunca buna göre taktik antrenmanlar yaptırdı.
Ama Konya bu kez Uğurcan Yazgılı, Adil Demirbağ, Francisco Calvo’dan oluşan üçlü stoperle maça başladı.
Kanat bekleri, sadece mağlup oynadıkları 5. dakikadan 28. dakikaya kadar ileri çıktı.
Ahmet Oğuz ile golü bulduktan sonra da çakılı beşli defansla oynadılar.
Büyük ihtimal Aleksandar Stanojevic, haftaya oynayacakları Beşiktaş maçının provasını yaptı.
Maalesef Tolunay Hoca, meslektaşının bu sürprizine bir çare bulamadı.
Ankaragücü, 28. dakikadan maç bitimine kadar bir tane bile olsun, taraftarı heyecanlandıran pozisyon yaratamadı.
Yayıncı kuruluş, genellikle 6 dakikalık özet görüntüler yayınlıyor.
Bazen pozisyon bolluğu olduğunda bu süre 8-9 dakikaya kadar çıkabiliyor.
Maç sonu özetlere baktım sadece 5 dakika.
O kadar zorlama hazırlanmış ki özetler, neredeyse ceza alanına kadar gelen her pozisyonu özetlere koymuşlar, yine 6 dakikayı dolduramamışlar.
İlk yarı hadi iki gol oldu, biraz heyecan var diyelim.
İkinci yarı Ankaragücü taraftarının tribündeki müthiş performansı olmasa resmen ayakta uyunacak bir maç vardı sahada.
Konyaspor tek gol silahı santraforundan yoksun, zaten 1 puan için gelmiş Ankara’ya.
Bu yüzden ikinci yarı tüm hücum istatistikleri sıfır.
Ne pozisyon, ne atak, ne şut; hiçbir aksiyonları yok.
Ankaragücü’nde ise cılız 6 şut, sıfır isabet.
İki kaleci de ikinci yarı yere yatmadı.
Ankaragücü kağıt üzerinde güçlü bir kadroya sahip.
Rakipler, analiz yaptıklarında önlem alınması gereken birçok oyuncu görüyor o kağıtlarda.
Ama o oyuncuların saha performansları, kağıtta yazan isimlerinin çok çok gerisinde.
Eleştirilecek oyuncular var, tek tek bahsedeceğim ama ondan önce iyi oynayanların hakkını vermek gerekir.
Andrej Djokanovic… Tek başına üç kişilik performans gösterdi, hem ofansif hem de defansif aksyonlarda ayakta kalan tek oyuncuydu.
Uros radakovic… Gol öncesi kafayla ıskası dışında kusursuza yakın performans gösterdi.
Nihad Mujakic… İkili mücadelelerin tamamını kazandı.
Matej Hanousek… Kanat oyuncularının yapması gereken her şeyi o yapmaya çalıştı. Golde de asist ona ait.
Gelelim eleştirilecek oyunculara.
Efkan Bekiroğlu… Sezona müthiş başlangıç yaptı, son üç hafta kayıplarda.
Israrla ilk 11 oynatılmaya devam ediliyor.
Bu maçta da oyuna katkısı sıfırdı.
Garry Rodrigues… Transferini 1,5 ay heyecanla bekledik.
Geldi, hazır olmadığı halde isminden dolayı formayı hemen kaptı.
Belki hoca oynaya oynaya hazır hale geleceğini düşündüğü için ısrar ediyor.
Umarım, hoca da umudunu kesmeden eski Garry’i sahada izleme fırsatı buluruz.
Cem Türkmen… Genç oyuncu, Tolga Ciğerci yerine ona şans verilmeli diyorsun.
O şans ayağına geliyor, o ise şansı tekmeyle uzaklaştırıyor.
Olimpiu Morutan… Kanada hapsedildi diyoruz da maç boyu bakıyoruz, kanattan çok merkezde dolaşıyor.
Bir tane bile kanattan sıfıra inip orta yaptığını görmüyoruz.
Yani Hoca’nın görevlendirdiği alandan çok kendi arzu ettiği alanda oynuyor, yine de hayalimizdeki Morutan performansını sahada izleyemiyoruz.
Bir de işini vasat seviyede yapanlar vardı sahada.
Kaleci Bahadır’a bir kez top geldi o da gol oldu, onun dışında ne artı ne de eksi yönde eleştirilecek performansı vardı.
Stelious Kitsiou, sakatlanıp çıkana kadar vasat bir oyun sergiledi.
Riad Bajic… Ali Sowe ile uzaktan yakından ilgisi olmayan bir santrafor tipi.
Sağdan soldan ortalarla besleyeceksin, o da tek vuruşla işi bitirecek.
Maç başındaki Matej Hanousek’in ortası gibi.
Bir kez bu şekilde top geldi, o da işini yaptı.
Onun dışında, Ali Sowe gibi hücum pres yap, kaleye sırtın dönük oyna, istasyon ol dersen Riad Bajic’ten verim alamazsın.
Bajic geçen sezon küme düşen Giresunspor’da Ali Sowe’dan çok gol attı.
Neden?
Çünkü orada kanatlarda Borja Sainz ve Serginho vardı, maç boyu yerden, havadan ortalarla Riad Bajic’i besliyorlardı.
Riad Bajic de karşılığını veriyordu.
Bajic sahadaysa, kanat oyuncun Morutan değil, sıfıra inip orta yapma özelliği olan birileri olmalı.
Ya da beklerini sürekli ileri çıkartmalısın.
Ali Sowe’un beklenmedik ameliyatı Tolunay Hoca’yı zor durumda bıraktı.
Ali Sowe, her hocanın istediği özelliklere sahip çok iyi oyuncu.
Tek başına hücum pres yapıyor.
Rakibin defanstan ayağa paslarla çıkmasını engelliyor.
Ali Sowe’un hücum presi nedeniyle gelişigüzel ileri atılan toplar ikinci bölgede kapılıyor, hızlı hücumlarla gol aranıyor.
Böyle oynadığında Fenerbahçe gibi, olağanüstü bütçelerle kurulan takımlar bile Ankaragücü karşısında zorlanıyor.
Ali Sowe döndüğünde Ankaragücü tekrar toparlanır.
Ancak, “Ben Türkiye’nin en önemli teknik direktörlerinden biriyim” iddiasındaki Tolunay Kafkas’ın artık tecrübesini sahaya yansıtmasını beklemek de bu taraftarın hakkı.
Hiçbirimizin tecrübesi Tolunay Kafkas kadar olamaz ama bu işi az çok bilen herkes Ali Sowe’un yokluğunda Riad Bajic’in arkasındaki üçlünün Garry Rodrigues, Olimpiu Morutan, Renaldo Cephas’tan oluşması gerektiği konusunda hemfikir.
Bu kişiler kağıt üzerinden fikir beyan eder tabi ki.
Hafta boyunca futbolcuyu antrenmanda takip eden, performansını gözlemleyen teknik direktördür.
Öncelik teknik direktörün düşünceleridir, ancak Hoca’nın da alternatif düşüncelere açık olması gerekir.
Bizim tecrübelerimiz başka konularda.
Hepiniz bilirsiniz Başkan Faruk Koca, maçları Protokol Tribünü’nde kendine ayrılan koltukta izlemez.
Genellikle de basın tribününün yanında ayakta izler maçlarını.
Bu yüzden Başkanın maç içindeki psikolojisine yakından tanık oluruz.
Benim tecrübelerime göre Başkan Faruk Koca, maçlarda sinirleniyorsa, cep telefonuyla fazla meşgulse, sık sık mesaj atıyor, birileriyle konuşuyorsa teknik direktörün ömrü kısalıyor demektir.
Özellikle de sayısı az olsa da taraftar istifa diye bağırmaya başlamışsa.
Umarım Tolunay Hoca, bu deneyimlerimizi dikkate alır.
Haftaya Galatasaray maçı var.
Taraftar umutsuz.
Maç sonu konuştuğum meslektaşlarım farktan bahsediyor.
Ben farklı düşünüyorum.
Galatasaray, Ankaragücü maçından önce İstanbulspor ile erteleme maçı oynayacak, ardından Şampiyonlar Ligi’nde Manchester United deplasmanına gidecek.
Ankaragücü maçından çok akılları Manchester’da olacak.
İlk dakikalarda topuyla tüfeğiyle saldırıp gol bulup üzerine yatmayı, kendilerini yormamayı düşünecekler.
Ayrıca geniş çaplı rotasyon da yapılacaktır.
Bu maç tam da Garry Rodrigues ve Renaldo Cephas’ın maçı olabilir.
Erken gol yenilmezse bu iki oyuncu bulacakları çok geniş boş alanlarda ciddi tehlike yaratabilir.
Bu iddiamda burada dursun, sezonun sürprizini bekliyorum.
METİNER ERDEM
1 Yorum
Cephas ve Rodrigez sağda solda ikisi birden oynayabilir. Birinin sürekli kenarda beklemesi manasız. Morutan içerde daha faydalı olacak bir oyuncu. Tolunay Türkiyenin en iyi antrenörlerinden biriyse biz de en iyi taraftarlarından biriyiz. Seyirci değiliz. Ali Kaan’ın sözleşmesi uzatılıp oynatılmalıdır. Tolunay saçma sapan konuşmaları bırakmalıdır. Biz Türkler İstiklal Marşında elimizi kalbimize koymayız. Bizde esas duruşta durulur. Resmi kıyafetliler selam durur. Sömürge Afrikalılar onun gibi durur. Daha öğrenecekleri var. Futbolu da biz öğretecek değiliz.