Ankaragücü, koronovirüs tehdidi yüzünden seyircisiz oynanan maçta Çaykur Rizespor’u 2-1 yendi.
Öncelikle Kaptan Sedat Ağcay’a geçmiş olsun.
Maç seyircisiz olunca saha içindeki en ufak ses bile tribünlerden duyulabiliyor.
İsmael Diamonde’nin Sedat Ağcay’a kafayla müdahalesinde çat diye öyle bir ses çıktı ki, 60-70 metre uzakta basın tribününde o acı sesi duyduk.
Kaptanın sol elmacık kemiği ve yan göz kemiği kırılmış.
Yarın ameliyat olacak, umarım en kısa sürede iyileşir.
Hakeme bir soru:
Eğer bu pozisyon sadece şansız çarpışmadan ibaretse niye kart gösterdin?
Sen Diamonde’ye sarı kart gösterdiğine göre, faul olduğu görüşündesin.
Sedat’ın kafasında iki ayrı yerde kırık var.
Kaptan resmen ölümden dönmüş.
Bu kadar sert bir faulü nasıl sarı kartla geçiştirebiliyorsun sayın Halil Umut Meler?
Sağlık ekibini bir an önce Sedat’ı sahadan çıkartın diye uyarıyorsun.
Hangi vicdan size, ölümle burun buruna gelmiş bir oyuncuyu, bir an önce sahadan çıkartın dedirtebiliyor?
Vicdanın rahat mı, bu pozisyondaki yorumundan dolayı?
Ankaragücü, ikinci yarıda çıktığı 6 puanlık maçlardan ilk kez yüzü gülerek ayrıldı.
Kayseri, Kasımpaşa, Konyaspor ile de 6 puanlık maçlar oynamış, kazanamamıştı.
Malatyaspor’u da yendi ama o dönem Malatya, düşme potasının hayli üstündeydi.
6 puanlık diye adlandırılan bu tür maçlarda stres yoğun olur, dolayısıyla hata da.
Bereket ki hataları ağırlıklı olarak rakip yaptı.
Ankaragücü, daha kendi bile ne olduğunu anlamadan bir anda kendisini 2-0 önde buldu.
Birkaç dakika arayla 2 korner, 2 gol.
Erdem Özgenç’ten sonra Ankaragücü ilk kez doğru dürüst duran top kullanan bir oyuncu buldu, umarım Atila Turan oynamaya devam eder.
Neden umarım diyorum?
O konuya sonra gireceğim.
2-0’dan sonra oynanan oyun, gelecek adına hiç umut vermedi.
Sakın kimse maçın taraftarsız oynanmasını bahane olarak göstermesin.
Statta taraftar olsaydı, Gerson’un vurdumduymazlığı, Faty’nin top kayıpları, Orgill’in etkisizliği çok büyük tepki çekerdi.
Taraftar baskısıyla strese girecek oyuncular daha da ciddi hata yapabilirdi.
Maçı analizleri ile yakından tanıdığınız Engin Atanaz ile birlikte izledik.
Engin’in gözü sürekli futbolcuların anlık verilerinin paylaşıldığı bir sitede.
Faty’nin verilerine baktı bir ara 11 hava topundan sadece 3’ünü kazanmış, girdiği ikili mücadeleleri sürekli kaybediyor.
Ama 90 dakika sahada.
Gerson’un istatistikleri de berbat.
Statta taraftar olsaydı, bu performansla bunlar sahada kalabilirler miydi?
Faty’yi, Gerson’u 90 dakika sahada tutan zihniyeti taraftar rahat bırakır mıydı?
Bu maç kazanıldıysa, en büyük pay kaleci Ricardo’ya ait, sonra da rakip Rize’nin beceriksizliklerine şükredilmeli.
Maçın 70. dakikasına kadar her istatistikte Rizespor açık ara üstündü.
Kaptan Sedat’ın pozisyonu gerçekten sahalarda görmek istemeyeceğimiz derecede üzücüydü.
Ama bir anlamda Ankaragücü’nün de kurtuluşu oldu.
O pozisyon, oyunu inanılmaz derecede soğuttu.
Maçın enerjisi yok oldu gitti o pozisyonla birlikte.
Ayrıca Rizespor, aylarca İsmail Kartal ile topu rakibe vererek oynamaya alışmış.
Bu maçta top yüzde 72’lik oranda kendisinde kalınca ne yapacaklarını şaşırdılar.
Son dakikalarda Ankaragücü bol bol 3’e 2, 4’e 2, hatta 5’e 2 pozisyon bulsa da değerlendiremedi.
Kötü futbol, 3 puan.
Bu oyun Başakşehir, Trabzonspor, Galatasaray, Alanya gibi üst düzey oyun oynayan takımların maçlarında yeterli olacak mı?
Test maçı haftaya Gaziantep ile oynanacak.
Bu maçtan puanla dönülmesi gerçekten çok önemli.
Puan kadar sergilenecek oyun da önemli.
Gelelim, Atila Turan oynamaya devam eder mi etmez mi meselesine.
Şahsen ben haftaya yedek kulübesine çekileceğine inanıyorum.
Ankaragücü’nde iyi oynayan oyuncular nedense cezalandırılıyor.
Saba Lobzhanidze…
Malatyaspor ve Fenerbahçe maçlarının kahramanıydı.
Galibiyetlerde önemli rol oynadı, Türkiye’de herkes parmakla onu gösteriyordu, bir anda kadrodan kesildi.
Artık maçların son 15-20’nci dakikalarında oyuna giriyor.
Eskisi kadar etkili bir oyun sergilemiyor.
Alihan Kubalas…
Kayserispor, Malatyaspor, Fenerbahçe maçının yıldızıydı.
Gençlerbirliği maçında da kusursuza yakın oynadı.
Sonuç: 3 haftadır yedekte.
Saba ile birlikte yıldızı parlayan Konrad Mihalak’a da her an yedek kulübesinin yolu gözükebilir.
Ankaragücü yönetimi, yasağı zor bela kaldırdı, 15 transfer yaptı.
Rize maçının 11’inde 5 yeni transfer vardı.
90 dakika sonunda 3’ü sahada kaldı.
Pinto da döndüğünde, oynayabilen yeni transferlerin sayısı iyice düşecek.
Mustafa Reşit Akçay Hoca, yeni transferleri takıma monte edeceğine, adeta öğütüp çöpe atıyor.
Ankaragücü’nün kazanmış olması, Mustafa Reşit Akçay’ın haklı olduğu anlamına gelmiyor.
Ankaragücü’nün galibiyet sarhoşu olma gibi bir lüksü yok.
Maç kazanılsa da başta Mustafa Hoca olmak üzere herkes şapkasını önüne koyacak, nerelerde hata yapılıyor çaresine bakılacak.
Yoksa Ankara’nın Bağları türküsü bir daha zor çalınır Eryaman’da.
Geceye notum:
Futbol taraftarla güzelleşen bir spor.
Sağlık herseyden önemli o konuda hemfikiriz.
Ama taraftar yoksa zorlanmamalı, ligler Avrupa’daki gibi ertelenmeli.