Epey düşündüm yazıp yazmamakta.
Sonunda “86 liraya derbi mi izlenir” açıklamasını gazetelerde görünce “tamam” dedim.
Beşiktaş Başkanı Fikret Orman ile teknik direktör Şenol Güneş, sanki birbirlerini tamamlarcasına ilginç sözleriyle dikkatleri çekiyor. İki yıl üst üste gelen lig şampiyonluğu, Avrupa Şampiyonlar Ligi’nde gruplardaki başarılı sonuçlar sanki başkan ile hocada şişkin egolar yarattı.
Tabii ki Kara Kartal’ın ligdeki başarısını, hele hele Avrupa’da elde ettiği sonuçlarla ülkemize kazandırdığı puanları alkışlıyor, hakkını teslim ediyoruz. Ne var ki, özellikle bu sezon Fikret Orman, centilmenlik abidesi Süleyman Seba’nın koltuğuna yakışmayan sözler etmeye, ligdeki rakiplerini küçümser tavırlar sergiliyor.
“Türkiye’de Beşiktaş’tan başka büyük takım yok” gibi hiç de hoş olmayan, karşıtlarını “yok sayan” sözlerle zaten tepkiyi çekmişti. O kadar çok örnek verilebilir ki Fikret Orman’ın aşağılayıcı tavırlarından, düşünmeden ettiği sözlerden.
Şampiyonluk yarışındaki ezeli rakiplerini ciddiye almayan tutumundan tutun da, söylemediği sözler üzerinden Aykut Kocaman’a yüklenmek, hiç de üzerine vazife olmayacak şekilde Fenerbahçe-Galatasaray derbisindeki düşük fiyatlı bilet fiyatlarını sözüm ona alaycı bir şekilde eleştirmeye kadar. Neymiş efendim, “86 liraya debi bileti satılır mıymış?” Ne var bunda eleştirilecek ? Fenerbahçe yönetimi daha çok taraftarın maçı gelip, izlemesi, takımını desteklemesi için bilet fiyatlarını düşük tutmakta neden yanlış yaptı.
Hem sayın Orman, takımlarına bağlı, karda kışta, sıcak havada tribünleri dolduran özverili taraftarın büyük çoğunluğunun düşük ücretlilerden oluştuğunu bilmez mi? Bal gibi bilir. İnanın tribünlere akın eden on binlerce taraftarın çoğunluğu bin 600 liralık asgari ücretle bir işte çalışıyordur ya da işsizdir. Belki de evine götüreceği ekmekten, peynirden, zeytinden kısarak alabildiği biletle takımını desteklemeye gidiyor. Ne olur düşük fiyatla bilet satılsa. Hani Beşiktaş halkın takımıydı. Sanırım Süleyman Seba’nın ardından taraftarının her daim övündüğü bu nitelemeyi çoktan bıraktı Çarşı’nın Beşiktaş’ı. Fikret Orman bu tavırlarıyla, söylemleriyle Süleyman Seba’nın fikirleriyle, duruşu ile pek örtüşmüyor. Hiç hoş değil Beşiktaş’ın başkanının tavırları, söylemleri.
Başakşehir Beşiktaş’ı yendi. Ne oldu şimdi “Türkiye’de Beşiktaş’tan büyük yok” sözleri? Ligin akışında bu sonuçlar son derece doğal. Önümüzdeki sekiz haftada daha çok sürpriz sonuçlara gebe Süper Lig. Şampiyonlukta çok erken yargıya varılmamalı.
Çok okuyan, sığ düşünmekten öte derinlemesine analizler yapan, görüşleri ile övgü alan Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş de sanki başkanıyla yarışıyor gibi. Oysa, biz onu hep mütevazi, hoş görülü, rakipleri küçümsemeyen, centilmenlik kurallarına sıkı bağlı bir hoca olarak tanırız. Hele hele 2002 Dünya Kupası’nda ulusal takıma kazandırdığı üçüncülük başarısına karşın kılık kıyafeti, saç tasarımı üzerinden eleştirilen, hatta bazı utanmaz rezil kalemler kendisine “köylü, vizyonu yok” benzetmesi yaptığında her futbolsever tarafından sahiplenildiğini, korunduğunu daha unutmadık. Elbette ki, böylesine iğrenç bir yakıştırmayı hiç hak etmiyordu Şenol hoca.
Trabzonspor ve Bursaspor maceralarının ardından geldiği Beşiktaş’ta iki yıl şampiyonluk başarısı, göze hoş gelen futbol oynatması, üstüne üstlük Avrupa’da da ülkemize kazandırdığı puanlarla tüm futbolseverlerin övgüsünü hak ederek aldı. Ama bu sezon değişiklik, farklılık var Şenol hocada. Sanki özüne aykırı tutumları benimsemiş gibi.
İster “metal yorgunluğu” deyin isterse “başarının getirdiği yüksek ego” deyin Şenol Güneş de bu sezon rakipleri ve meslektaşlarına yönelik sözleri, saha içindeki hırçın tutumu ile kendinden beklenmeyen çok farklı tablo sergiliyor. Özellikle Vodafone Park’ta karşı takımın oyuncuları ve hocaları ile girdiği polemik, tartışma o bildiğimiz Şenol hocanın karakterinden çok farklı, beklenmeyen davranışlar.
Hatırlayın, çok değil iki hafta önce Trabzon’da kendisine yönelik protestolar üzerine, “Bunu yapanlar Fenerbahçeliler” diyerek öylesine büyük pot kırdı ki. İlahi Şenol hoca, Fenerbahçe taraftarının hiç işi yok seni Trabzon’da protesto edecek. Nitekim o kişilerin Trabzonsporlu olduğu özür dilemeleriyle ortaya çıktı.
Demem o ki, hem Başkan Fikret Orman hem de Şenol Güneş, “Tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş” misali rakiplerine şık olmayan sözlerle saldırıyor da saldırıyor. Bu hareketler futbolun güzelliğini bozduğu gibi, inanın Süleyman Seba’nın da ruhunu incitiyor. Bırakın onu bunu, sahada kazanan sonunda şampiyon olsun.