Bu yıl, Mayıs ayı bayramlar ve özel günlerin ayı oldu.
Ramazan Bayramı, 1 Mayıs işçi Bayramı, Anneler günü ve 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı.
Üst üste gelen çifte bayramlar bizleri yaşadığımız iki buçuk yıllık corona belasından biraz da olsa uzaklaştırmış oldu.
Benim gençlik yıllarımda yaşadığım 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı nasıl kutlanırdı şöyle bir geçmişe yolculuk yaptım.
Gençlik ve Spor Bayramı ilk defa 1926 yılında Gazi Günü adı altında Samsun’da kutlanmış, 24 Mayıs 1935’te Atatürk Günü adı altında resmiyet kazanmıştır. Beşiktaş’ın girişimleriyle Fenerbahçe Stadı’nda kutlanan bu ilk 19 Mayıs, Galatasaray ve Fenerbahçeli yüzlerce sporcunun da katılımıyla bir spor günü hâline gelmiştir.
Daha sonraki yıllarda okullarda bu törenlere seçilen öğrencilerle geniş bir yelpaze oluşturulup coşkulu rengarenk müzikli gösterilerle devam etmiştir.
19 Mayıs günü kutlanan Gençlik ve Spor Bayramı için yurt genelinde aylar öncesinden hazırlıklar törene katılacak beden dersi öğretmeni gözetiminde öğrencilerle başlanırdı.
Gösteriler öncesi Cumhurbaşkanı ve Başbakan, Genelkurmay Başkanı, bakanlar, parti liderleri, milletvekilleri bürokratları, kalabalık bir halk topluluğu çoluk çocuk yerlerini alırlardı.
İstiklal Marşı, statta bulunan genci yaşlısı ile büyük bir koro halinde bando eşliğinde söylenir ve tören başlardı.
Bu tören Ankara’da 19 Mayıs Stadyumu’nda kutlanırdı. Törene katılan görevli gençler bütün hünerlerini gösterdi. Atletik öğrencilerin üst üste çıkarak kurdukları kule ve açılan Türk bayrağını gören izleyicilerin alkış ve haykırışları stadı inletirdi.
Tam bir bayram içinde yapılan geçit töreninin en özel ve tehlikeli gösterisi, motosikletli polis öğrencileri süratle bir rampadan atlayarak ateş çemberinden geçmeleri olurdu.
Televizyonda canlı yayınlanan bayram töreni, günün anlamını ve önemini anlatan ve sunan, Zafer Kiraz, Çetin Çeki, Jülide Gülizar Can Akbel, Aytaç Kardüz,Mesut Mertcan, Ülkü Kuranel, Canan Kumbasar, Erkan Oyal, Nermin Tuğuşlu, Şengül Kılıç, Halit Kıvanç sunumlarıyla coşkulu şiirlerin okunmasıyla devam ederdi.Bu büyük spikerlerimizin seslerini kulaklarımda zaman zaman hala duyar gibiyim.
Spikerlerimiz, bizleri sunumlarıyla statta olmasak da, televizyon ekranlarına kilitler, oradaymış havasını iliklerimize kadar hissettirirlerdi.
Uzun yıllardır; törenler çeşitli sebeplerden hava muhalefetinden dolayı çok sönük ve coşkusuz kutlanıyor.
Çağımızın vebası coronadan dolayı iki buçuk yıldır neredeyse toplu hiçbir tören yapılmıyor desem yalan olmaz.
Bizim gençliğimiz bu törenlere her yıl katılıp o coşkuyu senelerce yaşadı, spor yüksek okulunu bitirip, okullarına beden dersi öğretmeni olarak dönen öğrenciler yıllar sonra kendi öğrencilerine de törenlere katılıp bu sevinci yaşatmış oldular.
Kendini genç ve dinamik hisseden herkesin 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun.
ALİ YILMAZ