Türkiye’ye 1951 yılında Akdeniz Oyunları’nda ilk altın madalyayı kazandıran atletimiz olan Akın Altıok büyüğümüzün kitabı çok az bilgi sahibi olduğumuz (1949-1956) dönemine ışık tutuyor.
Mısır İskenderiye’de yapılan 1951 Akdeniz Oyunları’nda ikinci gün ikinci altın madalyayı maratonda Ahmet Aytar ülkemize kazandırırken, uzun atlamada Avni Akgün üçüncü, cirit atmada Halil Zıraman ikinci, gülle atmada Nuri Turan üçüncü, üç bin engellide Mustafa Özcan üçüncü olmuşlardır. Büyük ebatta basılmış olan kitapta sayfa boyunca 143 resim ve 47 belge atletizm tarihinin gizemini aralamaktadır.
Akın Altıok, birçok insanın gururla en önce yazacağı şeyi nezaketi nedeniyle ele bile alamamış.
Uzun yıllar Türkiye Bankalar Birliği sekreterliği yaparken, kapısında banka müdürleri onunla görüşmek için sıra beklerlerdi.
Ayrıca 22 yıl boyunca Bankalar Hukuku derslerinde öğretim görevlisi olarak görev yaptığına değinmeyip, sadece atletizm içinde kalmayı tercih etmiştir.
Bu onun kalite farklılığını göstermektedir.
1932 doğumlu olan Akın Altıok Bursalı olup, anne ve babası kayak sevdalısı olan bir ailenin çocuğu olarak spora kayakla başladı. Uludağ’daki kayak yapılanmasının temelinde anne ve babasının imzaları bulunmaktadır.
Akın Altıok döneminde Fenerbahçe ve Galatasaray’ın atletizm takımları vardı. Ama 1952 yılında Akın Altıok, Cüneyt Koryürek, Turgay Bingöl birlikte tek spor dalı üzerinden Ankara Amatör Atletizm Kulübünü kurdular. Bu kulüp Türkiye’nin ilk müstakil Atletizm Kulübüydü.
Hepimiz Avni Bulduk’u bir futbol adamı olarak biliriz.
Ama Avni Bulduk bu yeni kurulan Atletizm Kulübünün tüm atletlerinin spor kıyafetlerini karşılamıştır. İşte spor adamı böyle olunur dedirtmiştir.
Ayrıca yine Veli Necdet Arığ’ı futbol hakemi, Ankaragücü’nün yöneticisi olarak biliriz. Fakat Veli Necdet Arığ Ankaragücü’nde şampiyon bir atletizm takımı oluşturmuştur. Ekrem Koçak, Haydar Erturan, Hasan Akyüz, Hüseyin Topsakal bu dönemde Ankaragücü formasını giymişlerdir. Ayrıca Veli Necdet Arığ’ın kitapta, Doğanspor ve Barbaros Kulüplerinde de atletizm takımı oluşturduğunu görüyoruz. O dönemde futbol adamlarının atletizme ve diğer spor dallara da değer verdiklerini kitapta okuyor ve öğreniyoruz.
1952 Helsinki Olimpiyat Oyunlarına katılan milli takımımız Akın Altıok, Ekrem Koçak, Doğan Acarbay, Ruhi Sarıalp, Kemal Horolu, Erdal Barkay, Nuri Turan, Avni Akgün, Osman Coşgül, Turan Göker, Ahmet Aytar, Emin Doybak ve antrenör Besim Aybars’tan oluşmuştur. Bu resim tam sayfa boyunca olup ilginizi çekecektir. Ayrca Helsinki 1952 ile ilgili çok ilginç resimler tarihimize ışık tutmaktadır.
O dönemde Türkiye Şampiyonu olan atletlere, bütün müsabakalarda kapalı tribünde geçerli serbest giriş kartı bir yıl süreyle verilmektedir. Ne ilginç değil mi?
Eski atletlerin Türkiye’nin çeşitli yerlerindeki anı toplantılarının 37 tam sayfa renkli resimleri kitaba ayrı bir özellik kazandırmaktadır.
Uğur Satılma’nın “Hataya değil hayata yatırım” yazısı atletizme günümüzdeki bakış açısını dikkatinize sunmaktadır.
143 resim arasından öyle bir tanesi var ki Naili Moran ortada, Besim Aybars ve diğer antrenörler ve idareciler yanında, o dönemin 43 kadın ve erkek şampiyonun resimleri çevrelerinde adeta tarihi özetlemektedir.