Ankaragücü, Eryaman’da Karagümrük ile 2-2 berabere kalarak bu sezonki 6’ncı maçında ikinci beraberliğini aldı.
Aslında Ankaragücü için puan aldı demek, maçı takip edenler için ne kadar doğru ifade bilemiyorum.
Doğrusu Karagümrük’ün genç hocası Şenol Can ve kalecisi Viviano, elleriyle bir puanı Ankaragücü’ne hediye ettiler.
Yoksa değil 90 dakika, 900 dakika bu maç oynansa Ankaragücü bu maçtan puan çıkaramazdı.
Sakın abartıyorsun demeyin, abartmadığımı bizzat teknik direktör Fuat Çapa maçtaki bir hareketi ile ispat etti.
Düşünebiliyor musunuz, Ankaragücü 90. dakikada beraberlik golünü kazanmış, uzatma dakikaları oynanıyor, Sarlija tac atışını hızla kullanmak istiyor, ona Fuat Çapa engel oluyor.
Yavaş oyna diyor.
Fuat hoca yüzde 100 haklı.
Biliyor ki kazanması imkânsız, tesadüfen kucağına düşen bir puanı da kaybedebilir.
Nitekim, o anda uzatma dakikalarının son 2 dakikası oynanıyordu, Karagümrük bu kısa sürede dahi 2 net gol pozisyonu yakaladı ama değerlendiremedi.
Sonuçta, Karagümrük hocası Şenol Can’ın 77. dakikada Biglia ve Ndao’yu oyundan çıkararak orta sahadaki mutlak hakimiyeti Ankaragücü’ne bırakması, kaleci Viviano’nun da yediği 2 hatalı golle Ankaragücü 1 puanı aldı.
Peki, Fuat Çapa, Sarlija’nın hızlı taç atışını niye engelledi?
Bu maçı kaybetse şu an bavulunu topluyor olacaktı.
Alınan bir puanla, Başkent’teki ömrünü 15 gün uzatmış oldu.
Bir iddiası vardı, en azından onu ispatlamak için bir şansı olmuş oldu.
Neydi o iddia?
Bu takım hiç ideal kadroyla oynamadı.
Milli maç arasından sonra Göztepe maçına çok büyük aksilik olmazsa, ilk kez tam kadro çıkılacak.
Beklerde yeniden Kitsiou ve Pinto’yu, sol kanatta Paintsil’i, Alper Potuk’un yanında Endri Çekici’yi görebileceğiz.
Böyle bir kadro, bu ligde iş yapar mı?
Şahsi görüşüm yine çok zor.
Bu sezonki transferlerin kalitesi maalesef Süper Lig’in çok altında.
Yok demeyin, şahidim de var.
Hem de şahidim bizzat Kulüp Başkanı Fatih Mert.
Ne diyor Sayın Başkan, bugün attığı tweette, Szukala için gelen10 milyon TL’lik ödeme emrinden yakınırken:
“Biz de biliyoruz milyon Euro’luk futbolcu almayı…”
Sadece Google’a, transfermarkt verilerine bakarak ucuz ama sayıca çok fazla transfer yaparak bu işler olmuyor.
Ucuz etin yahnisi misali, maalesef takım olamıyorsun, mecburen hep mazeret arıyorsun.
Bir iki oyuncunun performansı, bu kadroya kalite getirmiyor.
Rakip çok ciddi hata yapmadıkça da bu forvet hattıyla gol bulmak da çok zor.
Düşünün, sadece kadroda sayı dolsun diye Almanya 4. Ligi’nden apar topar transferin son dakikalarında getirilen Emre Güral, takımın en iyisi durumunda.
O oyuna girecek de Ankaragücü pozisyon bulacak diye heyecanlanıyoruz.
Kuzey’in Kralı Borven’in, penaltıda dahi topu kaleye gönderecek mecali yok, o penaltı nasıl gol oldu, kimse anlayamadı.
Borven bu maçla birlikte ilk 11’deki yerini kaybetmiştir.
Bir daha 11’e dönüşü de çok zor olacaktır.
Maç 2-2’ye geldiyse, Emre kadar Lukasik’in de payı var.
İlk 11’in değişmez oyuncusuyken, sırf Assane’ye, Voca’ya yer açmak için bu oyuncu haftalardır yedek soyunduruldu.
Amaç, takımda 2 önlibero varken, 4 tane daha önlibero almanın suçluğunu örtbas etmekti sanırım.
Gelenler için ihtiyaçtı diyebilmekti sanırım.