Bir üniversitede eğitimine devam eden sporcu öğrenci bir okul yetkilisinin kendisine sürekli kötü davrandığını ve ondan nefret ettiğini yazmıştı.
Bunun üzerine konu hakkında soruşturma açıldı.
Hatta bazı sporcu öğrenciler, sporcu olarak okulda kalmaya devam edebilmek için takım koçlarına sosyal medya hesap parolalarını vermek zorunda bırakıldı.
Uzmanlar, eli kolu bağlanan sporcu öğrenciler için başka bir örneği şöyle veriyorlar:
Bazı sporcu öğrencilere kişisel bilgisayar ve telefonlarına, bazı şirketlerin geliştirmiş olduğu takip yazılımları yükleme zorunluluğu getiriliyor. Sporcu öğrencilerin tüm faaliyetlerini anlık olarak takip eden bu yazılımlar sayesinde üniversitelerin spor kurulları, sporcu öğrenciler tarafından gönderilecek tehlikeli iletilerin önüne geçebiliyorlar.
Üniversitelerde başka ülkelerden burslu sporcu öğrencilerin nereden geldikleri, inançlarını, siyasi görüşlerini tüm arkadaşlarının alfabetik listelerini, telefon numaralarını, elektronik posta adreslerini, kendilerine ait yüzlerce fotoğrafı, hatta kendi istekleriyle yapmış oldukları durum güncellemelerine ulaşmış oluyorlar.
Üniversite güvenlik ajansı dünyanın diğer ucuna uzanan kulak misafirliği işine sıfırdan başlamadı. Hali hazırda kurumsal dünyanın üniversite çağındaki burs talep eden gençlerin bütün setlerinin kopyalarını satın aldı.
Gayet mantıklı değil mi?
Böylece verilerin peşinde koşarken çok zor ulaşabilecekleri verileri hiç de zorlanmadan satın alabiliyorlar. Ticari veri simsarları ücretli abonelik hizmetlerini üniversitelere teklif etmek için bir an bile kaybetmezken, sporcu öğrencilerin sosyal medya ağlara teslim ettikleri veri yığınlarını üniversitelerin ayağına seriyor.
Uzmanlar bırakın üniversitede okuyan spor burslu öğrencileri, vergi mükellefleri de kolayca takip edebiliyor. Bu duruma izin veren insanların kendileridir. Bu bilgileri verirsen mutlaka bir alacak olan vardır. O zaman böyle bir sistemin dışında kalmak için tek yapılması gereken hesabın kapatılması veya hiçbir platformda hesap açılmaması olur değil mi?
Keşke ama, iki yaklaşım da farklı sorunlar içeriyor.
Yayımlanan bir makalede ,”hesabını kapattıktan sonra bile sitelerin tüm verileri tuttuğu belirtiliyor. Yani hesap kapatmak işe yaramadı. Ben zaten hiçbir zaman sosyal ağa katılmadım diyerek içini rahatlatmak ise ne yazık ki mümkün değil. Çünkü arkadaşlarınız fotoğraflarınızı etiketleyecek, arabanızdaki GPS her an konumunuzu takip edecek veya mağazalar tüm alışverişlerinizin kaydını tutacak.
Yalnızca üniversiteler değil, federasyonlar ve spor kulüpleri de izlenmesini istedikleri spor adamlarını şirketlere havale ediyor.
Günlük rapor alabiliyorlar.
Başkalarının sitelerindeki kırmızı gözlü fotoğraflar araç ve cep telefonları GPS aracılığıyla nereye girip çıktıklarını öğrenirken maliyede spor adamlarının vergi konusunda bir kusurları olup olmadıklarını rahatlıkla takip edebiliyor.
ARTUN TALAY