Tokyo Olimpiyatları geride kaldı.
2020 yılında yapılması planlanan, ancak koronavirüs dünya salgını nedeniyle 2021’e ertelenen olimpiyatlarda Türk atletlerinin elde ettiği derecelerle ilgili olarak bu sporun otoritelerinin görüşlerine başvurduk.
İşte Aşkın Tuna, Akın Altıok, Cengiz Akıncı, İbrahim Kabal, Merdol Gerçin, Süha Erbirsin’in görüşleri:
Aşkın Tuna: Eda’nın 4 cm ile madalya şansını kaybetmesi çok acı oldu ama önümüzdeki büyük yarışlarda madalya kazanacağını bize gösterdi.
Necati’nin performansını 3 yıldır bekliyordum. 6.’lığı çok önemli buluyorum.
Yürüyüşçülerin sıcaklık mazeretine katılmıyorum. Olimpiyatı hesap edip Bolu’da kamp yapmamalıydılar.
Ersu için yapılması gerekenlerin yapılmasını bekliyoruz. Olimpiyat oyunlarına birebir antrenör götürülmesi çok isabetli oldu, atletlerin başarılı olmasına katkı sundu. Antrenör atleti gölge gibi takip etmelidir.
Olimpiyat oyunlarında atletler hiç olmazsa tur atlasınlar, yapabilirlerse final yarışsınlar yeter ki sonlarda kalmasınlar demiştim. Hele madalya alan olsaydı onu da ayakta alkışlardık.
Ben Tokyo ve Mexico olimpiyat oyunlarına katılmıştım. Antrenör olmadığı için 40 cm geriden basmanın sıkıntısını yaşadım. Birebir antrenör olması çok yerinde olmuştur.
Yeliz Ay’ın yürüyüş yarışlarında internet bağlantısıyla anlatıma katılması çok yerinde ve doğruydu.
Akın Altıok: Kısa ve öz konuşmayı severim. Olimpiyata katılmak ve elinden geleni yapmak olimpiyat kültürüdür. Kendi dalım olduğu için söylüyorum. Üç adımda en iyi derecelere otuzlu yaşlarda ulaşılır.
Bu Necati’nin kulağına küpe olsun, kutluyorum.
Cengiz Akıncı: Kuzey ülkelerini başarılı buldum. Türkiye’ye rol model olarak getirilen atletlerin, kulüplerin rekabetinin ürünü olduğunu gördük. Çünkü arkadan gelen yok.
Spikerleri beğenmedim, bilgisizliklerini hamaset yaparak kapatmaya çalışıyorlar. Bize hamaset değil, gerçek yorum lazım. Nejat Kök’ün olmayışı çok belli oldu.
Eda, final yarışan bütün atletleri ve olimpiyat oyunlarında elinden gelenin en iyisini yapanları ve antrenörlerini kutluyorum, onlara teşekkür ediyorum.
İbrahim Kabal: Eda’nın altıncı hakta en iyisini atması içinde gizli bir rezervin olduğunu gösterdi. Bunu beşinci hakta atsaydı, altıncı hakta daha iyisini atabilirdi. Atletizm Federasyonu’nun şimdiden 2024 hazırlığı için ellerini başının üstüne koyup düşünmesi lazım çünkü 3 yıl var.
Merdol Gerçin: Olimpiyatın seyircisiz olmayacağını gördük.
400 engelli ve 1500 m müthiş yarış oldular. Eda’nın dördüncülüğü, Necati’nin 6.’lığı, Eşref’in 9.‘luğu alkışlıyorum.
Ersu için özel bir parantez açmak istiyorum. Bu üç yılı bilimin gerektirdiği desteği alarak geçirirse 2024’te herkesi şaşırtabilir.
Atletizm iyi bir jenerasyon yakaladı. Bu iyi imkanlarla birleşince olumlu sonuçlar alınmaya başlandı.
Birebir antrenör, malzeme tesisi, kamplar, uzman desteği bu jenerasyona başarı ivmesi verdi.
Madalya alamamış olsalar da elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışanlara teşekkür ediyorum.
Süha Erbirsin: Farklı olarak şunları gördüm. Ülke olarak, Jamaika, Kenya ve Etiyopya’da durgunluk, branş olarak uzun atlama ve cirit atmada durgunluk gördüm.
ABD’nin bayrak yarışlarındaki üstünlüğü gitmiş.
Kırılan rekorları alkışlıyorum.
Final yarışan atletlerimizi ve antrenörlerini candan kutluyorum.
Spikerler evlere şenlikti. Dereceyi bile söylemekten acizdiler.
Can Korkmazoğlu hakem olarak Olimpiyat Oyunlarına damga vurdu, helal olsun diyorum.
ARTUN TALAY